Bilimkurgu sinemasının dönüm noktalarından birisi kabul edilen, sinema klasiği sayılan bir 1968 yapımı Planet of the Apes. Bu filmi henüz izlemeyenlere tanıtmak benim için heyecan verici. Planet of the Apes, sadece Maymunlar Cehennemi filmlerinin öncüsü değil, aynı zamanda muhteşem finaliyle, özellikle o döneme göre inanılmaz başarılı makyajları ve atmosferiyle zamanının çok üzerinde bir bilimkurgu filmi.
Planet of the Apes konusu
Film bir uzay görevine çıkan astronotların, maymunların hüküm sürdüğü bir gezegene düşmesi ve sonrasında yaşananları anlatıyor. Gezegendeki insanlar konuşmayı bile beceremeyen ilkel yaratıklardır; ancak maymunlar bir medeniyet kurmuştur ve hayvan olarak gördükleri insanlar üzerinde deneyler yapmaktadır.
Orijinal Adı: Planet of the Apes
Tür: Distopik bilimkurgu, uzay bilimkurgu, macera, bilimkurgu
Yönetmen: Franklin J. Schaffner
Senarist: Michael Wilson, Rod Serling, Pierre Boulle, John T. Kelley
Ülke: Amerika
Gösterim Tarihi: 20 Kasım 1968 (Türkiye)
Oyuncular: Charlton Heston, Roddy McDowall, Kim Hunter, Maurice Evans, James Whitmore, Linda Harrison
Süre: 01s 52dk
IMDB: 8.0
25. Kare puanı: 7.5
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Dr. Zaius, insanlara neden düşmandı?
Filmin sonundaki Dr. Zaius ve Taylor yüzleşmesinde bir itiraf gördük. Taylor, doktora ilk andan itibaren benden korkuyorsun ve benden nefret ediyorsun, neden, diye sorar. Gerçekten de doktor, diğer maymunların Taylor’ın farkında olmaması için elinden ne geliyorsa yaptı. Onu hadım etmeye çalışmak ve onun beyni üzerinde oynayarak Taylor’ı zombiye dönüştürmek de dahil…
Dr. Zaius, Taylor’ın neden, sorusuna hiç beklemeden yanıt verir: Çünkü sen bir insansın.
Dr. Zaius aslında filmin kötüsü gibi dursa da belki de yaşayan maymunların en zekisi ve kendi ırkını ya da medeniyetini kurtarmak için çaba sarf ediyor.
Doktorun insan ırkı hakkında bildikleri temelde 1200 yıl önce onun kanun koyucu olarak nitelediği maymunun yazdıklarına dayanıyor. Doktor, bunu bir inanç olarak kabul etmiş ve onların doğruluğundan asla şüphe etmemiş.
Doktorun anlatılarından ve okunan metinden şu çıkarımları yapabiliyoruz: Yasak bölge diye adlandırılan yer, yüzyıllar önce insanların yaşadıkları bölgeydi ve onların yani insanların cennetiydi. Ancak filmin sonunda Taylor’ın hayıflanması da gösteriyor ki insan kendi kendisini yok etmiş. Cennetini çöle çevirmiş ve sonunda ırk olarak kendisini yok etmiş.
Kanun koyucunun metinlerindeki insan tasviri Taylor’ı şaşırtsa da son derece isabetli yazılmış. Maymunların atası her kimse insanları iyi analiz ederek metinleri insan tehlikesine işaret edecek şekilde hazırlamış.
İnsan ölümün habercisiydi. Şehvet ya da açgözlülük yüzünden öldüren insan hırsları nedeniyle kendi kardeşini bile katlederdi. Bunu Habil ve Kabil olayına yapılan bir atıf gibi düşünebiliriz.
Çoğalmasına izin vermeyin, çünkü hem kendi evini hem de sizinkini çöle çevirir. Yani nüfus artışına izin vermeyin, onların doğalarında iyi olan ne varsa hepsini tüketmek ve geriye bir yıkım bırakmak vardır. Doktorun daha önce Taylor’ı hadım etmek istemesinin nedeni de bu ifadelerdi.
Ondan uzak durun ve onu kendi ormanına gönderin. Doktor finalde elinde imkân olmasına rağmen bu yüzden Taylor ve diğer kadının gitmesine izin verdi. Elbette bunun yanında maymunların yasak bölgeye geçerek kazayla da olsa insan medeniyetinden geride kalanları görmesini de istemiyordu.
Soruya dönersek doktorun bu şekilde davranmasının nedeni onun insanlar hakkında bilgi sahibi olmasıydı. Bu arada onun bilgisi sadece “kutsal” kabul ettiği metinlere dayanmıyordu. Bir yerde kanıtlardan anladığım kadarıyla insan şöyle şöyle, diyor. Bu ifade onun kutsal metinlerden edindiği bilgileri yasak bölgeden edindiği kanıtlarla birleştirerek analiz ettiğini gösteriyor.
Planet of the Apes incelemesinin tamamına 25. Kare Youtube kanalından ulaşabilirsiniz.