Alien serisinin son çıkan filmi, 1979 yapımı Alien’daki olayların yaklaşık 20 yıl sonrasında geçiyor. Serinin ilk filmi olan Alien 2122 yılında dünyaya dönüş sırasında aldıkları bir sinyali takip eden bir kargo gemisinde yaşananları anlatıyordu. Kronolojik olarak Alien’den bir sonraki film James Cameron’un yönettiği 1986 yapımı Aliens. Aliens olayları 2179 yılında yaşanıyor. Alien: Romulus kronolojik olarak bu iki film arasında 2142 yılında geçiyor. Aliens’ten 37 yıl öncesindeyiz; ilk Alien’dansa yaklaşık 20 yıl sonra.
Alien: Romulus, Yıldız madenciliği kolonisinde yaşayan bir grup gencin gezegenden kaçma hikâyesini anlatıyor. Gezegenin atmosferinde ters edilmiş bir gemiyi kullanmak isteyen gençler ilk olarak 1979 yapımı filmde kendisini gösteren Xenomorph-larla yani yaratıklarla yüzleşecektir. Filmdeki olaylar ilginç bir şekilde 2012 yılında gösterime giren ve serideki en güzel filmlerden birisi olan Prometheus’a bağlanıyor.
Orijinal Adı: Alien: Romulus
Tür: Canavar korku, uzay bilimkurgusu, korku, bilimkurgu, gerilim
Yönetmen: Fede Alvarez
Senarist: Fede Alvarez, Rodo Sayagues, Dan O’Bannon
Ülke: Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Macaristan, Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada
Gösterim Tarihi: 16 Ağustos 2024 (Türkiye)
Oyuncular: Cailee Spaeny, David Jonsson, Archie Renaux, Isabela Merced, Spike Fearn, Aileen Wu, Rosie Ede, Robert Bobroczkyi, Trevor Newlin
Süre: 01s 59dk
IMDB: 7.4
25. Kare puanı: 7.5
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
“Evrimin işini yapmasını bekleyemeyiz”
“Evrimin işini yapmasını artık bekleyemeyiz.” Bu söz uzay istasyonu Renaissance’ın bilim görevlisi olarak tasalanmış Weyland-Yutani şirketine ait bir adroid olan Rook’a ait. Seriyi izleyenler Rook’un, USCSS yani The United States Cargo Star Ship şirketine ait ve serinin ilk filminde görülen bilim görevlisi Ash’la aynı seriden yapıldığını fark edecektir.
Anladığımız kadarıyla şirket tarafından Rook’a yüklenen misyon ve dolayısıyla bu istasyonun amacı şuydu: İnsanların zayıf ve kırılgan yapısını mükemmel bir organizmaya dönüştürmek.
“Armağanını insanlığa verdim.”
Rook, bunu başardığını söylüyor: “Armağanını insanlığa verdim.”
Rook, Xenomorph’ların DNA’sında keşfettiği siyah akışkan maddeyi sentezleyerek bir bileşen oluşturmuş. Armağan dediği şey bu. İşte tam bir sonuca ulaşılmadan önce belki de hafife aldıkları Xenomorph istasyonu neredeyse yok ediyor ve içindekileri de öldürüyor.
Bu noktada 2012 yapımı Prometheus‘da seyrettiğimiz Peter Weyland’a bir selam çakılıyor. Rook, onun hayatı boyunca aradığı ama ulaşamadığı ve uğruna öldüğü maddeye Prometheus Ateşi diyor. Bu siyah maddeyi David yaratıcısından gizlice almış ve sonrasında yeni yaşam formlarına ulaşmak için kullanmıştı. İzleyenler hatırlayacaktır.
The Offspring
Kay’in hamileliği bu maddeyle birleşince ortaya insan ve alien melezi tuhaf bir yaratık çıktı. Bu devasa ve çirkin yaratığın adı The Offspring olarak geçiyor. Aslında Alien evreninde insan-uzaylı melezi bir ilk değil. Daha önce 25. Kare’de incelemesini yaptığım 97 yapımı Alien: Resurrection’da da buna benzer bir yaratık görmüştük. Elbette bu yeni melez çok daha havalı… Hatta yüz biçimi antik mühendisleri andırıyor denebilir. Bu arada bu yaratık tamamen bilgisayar animasyonu değil. Bu rol için 2.30 boylarındaki Romanyalı bir basketbol oyuncusu seçilmiş ve onun için de ilginç bir deneyim olmuş.
Alien: Romulus incelemesinin tamamına 25. Kare Youtube kanalı üzerinden ulaşabilirsiniz.