Netflix’te yayınlanan Güney Kore Kill Bok-soon (2023), dünyanın en ölümcül suikastçılarından birisinin hikayesi. Gil Bok-soon, sözleşmeli cinayetlerde efsanevi bir başarıya sahiptir: %100. Bu başarısı onu bir tür kiralık katil şirketi olan M.K. katilleri arasında bir mite dönüştürmüştür. Gil Bok-soon’a verilen yeni işte işler beklendiği gibi gitmez.
Kill Bok-soon (2023), Güney Kore’nin başarılı işlerinden birisi. Filmin dövüş sahneleri izleyenleri doğrudan John Wich serisine götürecektir. Yapımcıların o filmden ilham aldıkları çok belli. Üstelik sadece dövüş koreografisi değil; konu bağlamında da oldukça benzer noktalar bulunuyor. Bunları spoiler olmaması için yazmıyorum. Ayrıca filmin adı olan Kill Bok-soon, Trantino’nun ünlü Kill Bill film serinine yapılmış bir gönderme. Orada sonuç olarak Bill avlanıyordu, burada da isimden de anlaşıldığı üzere Bok-soon.
Kill Bok-soon (2023), çok başarılı bir görselliğe sahip. Güney Kore filmlerini takip etmeye çalışan birisi olarak bu filmin sinematografisi ile Güney Kore sinemasının bir üst seviyeye çıktığını söyleyebilirim.
Filmin geneline bakarsak en büyük dezavantajı uzun süresi. Neredeyse iki buçuk saat süren film gereksizce uzatılmış sahneler nedeniyle benden eksi puan aldı. Dövüş sahneleri oldukça başarılı, senaryosu pek çok yönden tanıdık ve klasik. Ancak bir dövüş ve macera filmi için kötü bir senaryo değil.
Başroldeki oyuncu Jeon Do-yeon çok yetenekli. Şu ana kadar pek çok filmde rol almış ve oyunculuğu çok iyi. Zor ve beceri isteyen dövüş sahnelerini taşıyabilecek kadar iyi bir dövüş sanatları eğitimi olduğu belli.
Sonuca gelirsek Kill Bok-soon (2023) eksiklerine rağmen başarılı bir film olmş. Güney Kore sineması için iyi bir iş çıkarmış. Senaryodaki fazlalıkları atarak, süreyi kısaltsalar ve senaryoya daha sürpriz ve şaşırtıcı dokunuşlar ekleyebilselerdi çok daha iyi bir yapım olabilirmiş. Yer yer sıkılarak da olsa türü sevenler için izlenmeyecek bir film değil; yüksek beklentilere girilmemesi yeterli.