House of the Dragon 1. sezon 2. bölümde neler yaşandığına bakalım. Detaylara geçmeden önce hem iyi hem de kötü haberlerim var.
İyi haberlerin ilki şu: Dizi Ateş ve Kan romanından çok fazla kopmadan öze bağlı ilerliyor. Elbette detaylarda ayrışmalar var; ancak olayların ve karakterlerin anlatımında genel olarak kitaba sadık kalınıyor.
Ejderhalar artık daha detaylı
Bir diğer iyi haberse ejderhalarda gördüğümüz kısmî iyileşme… İlk bölümde çoğu izleyici haklı olarak ejderhaların yeterince detaylı aktarılmadığını söylemişti. Bu bölümde Deamon’ın kırmızı ejderhası Caraxes, kılıçlar çekildiğinde kendisini şöyle bir gösteriyor. Bu sahnedeki çizimler çok güzeldi.
Tam Caraxes’in dehşetini seyrederken Prenses Rhaenyra ve sarı ejderhası Syrax çıkıp geliyor. Bu sahnede Ejderhaların Dansı’na minik bir salvo yapılmış. Prenses’in ejderhası aslında Caraxes’ten daha ihtişamlı değil; ancak giriş çok fenaydı…
GOT kadar ihtişam göremeyecek gibiyiz
Kötü haberlere gelirsek öncelikle bu dizide belli ki Game of Thrones’ın ihtişamını göremeyeceğiz. Bu bölümde pek çok sahneyi seyrederken “Bu kral topraklarında hiç kimse yok mu” diyeceksiniz. Pek çok sahnede sanki oyuncu ya da figüran kıtlığı varmış gibi hissediyorsunuz. Bu dizinin kalitesini maalesef düşürüyor. Bir başka kötü haberimse cast seçimindeki özensizlik bu bölümde kendisini daha çok hissettiriyor özellikle Deniz Yılanı’nın olduğu sahnelerde…
Şimdi bölüm detaylarına geçebiliriz.
Yengeç Besleyen Craghas Drahar
Bölüm açılışında yakılan gemiler ve vahşice öldürülen insanlar görüyoruz. Buradaki vahşeti yapan kişi Üç Özgür Şehir’den birisi olan Myr’li amiral Craghas Drahat. Bu adamla ilgili detayları anlattığım videoyu aşağıya kopyalıyorum. Bu amiral ve adamları Üç Özgür Şehir’in ortasında bulunan ihtilaflı toprakları yani Basamaktaşı’nı ele geçiyorlar. Bunun ardından da bölge halkına zulmetmeye başlıyorlar. Bunun bir ucu da Deniz Yılanı’na dokunuyor; çünkü onun filoları da saldırıya uğruyor ve dizide söylenmese de yüksek haraçlar ödemek zorunda kalıyorlar.
İşte Kral’ın başkanlığındaki Küçük Konsey Kral Muhafızları’nın yedinci üyesinin kim olacağını tartışırken toplantıya giren Deniz Yılanı bu yüzden bu kadar sinirli ve gergin.
4 gemi kayıp… Basamaktaşı karıştı ama siz burada hiçbir şey yapmadan oturuyorsunuz, tarzında serzenişte bulunuyor. Adamlarım ve gemilerin hakkında ne yapılacak bunu öğrenmek istiyorum, diyor.
Otto Hightower kayıpların telafi edileceğini söylese de Deniz Yılanı güç kullanılmasını istiyor. Ancak Kral “Özgür Şehirler’le bir savaş başlatmak istemediğini” açıkça söylüyor.
Burada Deniz Yılanı’nın bu adamlardan korsan diye bahsetmesi kitapla dizi arasındaki önemli bir ayrışma. Çünkü kitapta Yengeç Besleyen Craghas Drahat’a bu yetkiyi doğrudan Üç Şehir yönetimi veriyor. Üç Şehir yönetimleri aralarındaki ihtilafları bir tarafa atarak Basamaktaşı’nı korsanlardan ve haydutlardan kurtarmak için ortak bir ordu kuruyor ve komutan olarak da Yengeç Besleyen’i atıyorlar. Dizide Kral Viseyrs, korsanların ardında Üç Özgür Şehrin olduğunu söylüyor; ama bu destek sanki gizli veriliyor gibi bir hava var. Deniz Yılanı’nın bunlardan korsan diye bahsedip geçmesi ileride yapılacak Basamaktaşı savaşlarının da maalesef çapının küçük olacağını gösteriyor.
Rhaenyra ve Otto Hightower çarpışması
Bu arada Prenses Rhaenyra’nın konuşulanları nasıl dikkatle dinlediğine dikkat. Artık o resmi olarak tahtın varisi ve geçen bölüm konseyde hiç konuşmasa da artık konuşmalara yavaş yavaş dahil olduğunu göreceğiz.
Konseyda Ejderha Kayası’nda bulunan Prens Daemon’la bu konu hakkında konuşma söz konusu olunca Prenses Rhaenyra konuşmaya dahil oluyor. Oraya ejderhasıyla gitmeyi teklif ediyor. Onun isteği Otto Hightower tarafından ustalıkla savuşturuluyor. Otto Hightower, aslında geçen bölümde Prens Daemon’un da kastettiği gibi Kral üzerinde sağlam bir yönlendirme gücüne sahip olduğunu bir kez daha gösteriyor. Buna Prenses Rhaenyra ve Otto Hightower’ın ilk minik kapışması diyebiliriz. Prenses Rhaenyra kapıdan çıkıp giderken geriye dönüp anlamlı anlamlı bakıyor. Bölüm boyunca arka planda sinsice hareket eden Otto Hightower ve Rhaenyra arasındaki çarpışmaları seyredeceğiz.
Ancak az sonra Prenses Rhaenyra bunun intikamını alıyor diyebiliriz; çünkü kral muhafızları seçiminde Otto Hightower’ın söylediklerini dikkate almayarak önceki bölümde gördüğümüz Sör Criston Cole’ü seçiyor. Sör Criston Cole ileride önemli ve kilit rollerde göreceğimiz birisi. Onu dikkatle takip etmek gerektiğini söyleyebilirim.
Alicent hakkındaki söylentiler
Ateş ve Kan romanında El Otto Hightower’ın kızı Alicent Hightower’ı saraya bilerek getirdiğine dair söylentiler olduğu anlatılıyordu. Bu bölümde aslında bunu teyit eder bir sahne gördük. Alicent Hightower’ı sürekli Kral’ın çevresinde görüyoruz. Kral’ın yeniden evleneceğini en iyi bilenlerden birisi olan Otto Hightower’ın kızını Kral’a yönlendirmesi şaşırtıcı olmazdı.
Alicent, Kral’la konuşurken içeriye Otto Hightower giriyor. Kral odadan ayrıldıktan sonra baba ve kız arasında kısa bir bakışma geçiyor. Bunu bir tarafa koyalım. Daha sonraki bir sahnede El Otto Hightower kızına “Bu gece Kral’ı görecek misin?” diye soruyor. Alicent onun ne söylemek istediğini anlıyor: “Eğer istersen…” diyor.
Alicent’in birkaç sahnede tırnaklarını kanattığını görmüştük. Anladığımız kadarıyla o bunu stresliyken yapıyor. Bu bölümde Alicent aynı hareketi Kral’ın yanındayken de yapıyor. İşte tüm bunlar bize Alicent’in aslında babasının zorlamasıyla Kral’ın etrafında dolandığını gösteriyor. Bu durum ikinci bölümde bize iyice hissettirildi. Ayrıca Otto Hightower’ın Deniz Yılanı’nın hamlesini duyduğu zaman gerilmesi de buna işaret ediyor.
Alicent ve Prenses Rhaenyra’nın arası nasıl?
Alicent ve Prenses Rhaenyra’nın birbirlerine oldukça yakın oldukları ve aralarında samimi konuşmalar geçtiğini bu bölümde de görüyoruz. Prenses Rhaenyra’nın tahta varis seçilmesi şu an için bir sorun teşkil etmiyor. Sorun teşkil etmiyor çünkü Alicent için bir denklik söz konusu değil. Birisi tahtın varisi diğeri El’in kızı. El bir anda görevden alınabilir. Sağlam bir makam ama tahtın varisliği yanında bir hiç. Dolasıyla Alicent’in gerçek yüzünü ileride denklik söz konusu olduğunda göreceğimizi söyleyebilirim.
Deniz Yılanı’nın teklifi üzerine
Deniz Yılanı ve eşi Prenses Rhaenys, Kral’la özel bir konuşma yapıyor. Özet olarak Kral’a krallık olarak zor bir dönemden geçtiklerini söylüyor.
Kraliçe öldü, tarihte ilk kez bir kadın tahta varis seçildi, Kral’ın kardeşi tahtın varisi olduğunu iddia ediyor ve yabancılar koloni oluşturarak Basamaktaşı civarındaki gemilere saldırıyorlar.
Kral, bu durumda özel bir önerin var mı, diye sorunca Deniz Yılan’ı “Ailemiz katıl. Kızımla evlen ve iki güçlü aileyi birleştirelim” diyor.
Şimdi burada yine roman ve dizi ayrışması görüyoruz. Deniz Yılanı’nın doğrudan Kral’a böyle bir teklifte bulunması aslında kendi değerini biraz düşürüyor. Ateş ve Kan’a göre Kral’a Leydi Leana’yı Büyük Üstad Runcinter öneriyor. Kitapta on iki yaşındaki Leana’nın üstün özellikleri bir bir sıralanıyor. Bu arada dizide Leydi Leana’nın ejderhası olmadığı anlaşılıyor. Hâlbuki romanda o küçüklüğünden beri yaşayan ejderhaların en büyüğü olan Vhagar’a biniyor.
Az önce de belirttiğim gibi böyle bir teklifi doğrudan doğruya Deniz Yılanı’nın yapması onun haşmetli, güçlü ve gururlu tabiatını biraz törpülüyor. Böyle bir beklentisi olduğunu biliyoruz tamam ama bu teklifi konseye bile sunmadan doğrudan Kral’a götürmesi onu fırsatçı ve çıkarcı birisi gibi gösteriyor. Aslında Deniz Yılanı bu teklifi götürmeyecek kadar gururlu birisi. Dizideki bu değişimi beğenmediğimi söyleyebilirim.
Leydi Leana’nın Kral’la konuşurken yaşından büyük laflar ettiğini görüyoruz. O aslında Leana, Deniz Yılanı’nın ona ezberlettiği lafları sıralamaya başlıyor: “Hanemize katılırsanız bu büyük bir onur olacak. Size saf Valeryon kanından bir sürü çocuk vereceğim.” gibi şeyler söylüyor. Kral bunları yer mi? Bu lafları duyunca ona “Babanın söylemeni istediği şeyler bunlar mı?” diye soruyor. Demek istediğim o ki Deniz Yılanı dizide basitleştirilmiş. Haşmetli Denizler Lordu gitmiş, yerine gururunu çiğneyen basit ayak oyunları yapan bir adam gelmiş.
House of the Dragon 1. sezon 2. bölüm incelemesinin tamamına 25. Kare Youtube kanalı üzerinden ulaşabilirsiniz.
