2015 yılında tam üç Oscar ödülü kazanmış bir film: Whiplash (2014). Filmde genç bir konservatuar öğrencisinin hayallerinin peşinden koşuşu anlatılıyor. Andrew isimli bir öğrenci ülkenin en iyi müzik okuluna başladığında karşısında çetin ceviz bir eğitmen bulacaktır: Fletcher.
Whiplash’ın (2014), Black Swan- Siyah Kuğu (2010) benzeri bir senaryoya sahip olduğunu söyleyebilirim. Temelde yetenekli bir öğrenci ve bu öğrencinin potansiyelini gören bir öğretmen var. Daha sonra da bu öğrencinin potansiyelinin ortaya çıkması için yapılan sıra dışı ve yer yer acımasız müdahaleler… Bu ifadeler her iki film için de kullanılabilir. Bu arada Siyah Kuğu’nun 25. Kare Youtube kanalı üzerinde tam olarak bir saat 18 dakikalık bir inceleme videosu yer alıyor.
Whiplash özellikle müzikseverler için, müzisyenler için çok değerli bir film. Filmdeki kırılma anları, senaryonun sizi sarstığı anlar gerçekten güzel ve izlenmeye değer.
Ben filmin detaylı bir incelemesini yapmayı düşünmüyorum; çünkü film bence bunu hak edecek nitelikte bir senaryoya ve kurguya sahip değil. Sadece birkaç noktaya değinmek ve bu konudaki düşüncelerimi sizinle paylaşmak istiyorum.
Orijinal Adı: Whiplash
Tür: Drama, müzikal
Yönetmen ve senaryo yazarı: Damien Chazelle
Ülke: Amerika
Türkiye Gösterim Tarihi: 16 Ocak 2015
Oyuncular: Miles Teller, J.K. Simmons, Paul Reiser, Melissa Benoist, Austin Stowell, Nate Lang, Chris Mulkey
Süre: 01s 46dk
IMDB: 8,5 – 25. Kare puanı: 8,0
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Fletcher’ın Derdi Neydi?
Şunu kabul etmek gerekiyor ki sıra dışı öğrencilerin bulunması ne kadar normalse Fletcher gibi farklı yöntemler deneyen öğretmenlerin çıkması da normal. Zaten burası ülkenin en iyi müzik okulu ve aynen öğrenciler gibi öğretmenler arasında da bir rekabet söz konusu. Fletcher yarışmalara ve itibarına bu yüzden de bu kadar önem veriyor. Orayı kaybetmek istemiyor.
Fletcher’ın trafik kazasında öldüğünü söylediği Sean Casey öğrencinin daha sonra kendisini astığını öğrendik. Onun uyguladığı yöntemler yetenekli bir öğrenciyi depresyona ve ardından da intihara sürüklemişti. Peki, Fletcher neden bu gerçeği öğrencilerinden saklıyordu? Neden onun intihar ettiğini söylemiyordu da ölümünü trafik kazasına bağlıyordu?
Bunun nedeni Fletcher’ın kullandığı yöntemler noktasında içten içe hissettiği bir sorumluluk duygusu olabilir. O sadece keşfettiği, emek verdiği ve gelecek gördüğü bir öğrencisinin kaybına üzülüyor da olabilirdi; ancak onun intiharını gizlemesi Fletcher’ın duygularının bu noktada karmaşık olduğunu gösteriyor. Belli ki itiraf etmese de ve bunu kabullenmese de bu noktada vicdanında bir soru işareti var. Bu anlaşılıyor.
Onun amacı yetenekli gördüğü öğrencileri sınır olmaksızın zorlayarak onların kapasitelerinin ortaya çıkmasını sağlamak. Zaten Fletcher ölen öğrenci Sean’dan bahsederken onun neredeyse Andrew’dan bahsettiğini düşündük bir an için. Fletcher, Andrew’da bir ışık görmüştü; aynen eski öğrencisi Sean gibi. Ancak Fletcher gerçekten acımasız yöntemleri olan birisi. Onun orkestrada istemediği birisini saf dışı etmek için nasıl sinsice hareket ettiğini gördük. Aslında akordu bozuk olan kişi bir başkasıydı; ancak Fletcher beğenmediği ve memnun olmadığı birisi oradan atabilmek için dolaylı bir yöntem kullandı.
Fletcher buna benzer bir yöntemi davulcu için de yapmakta sakınca görmedi. Davulcunun performansından memnun değildi. Beğenmediği davulcunun notalara bakmak zorunda olduğunu biliyordu ve bu fırsatı kaçırmadı. Andrew’un bıraktığı nota defterini alana oydu. Tekrar edeyim: Fletcher acımasız birisi ve kendi yöntemleri var. Akort konusunda yaptığının bir benzerini bu kez beğenmediği davulcu için yapıyor ve hemen onun yedeği olan Andrew’u sahneye alıveriyor. Onun istediği zaten buydu.
Fletcher’ın Yöntemleri Ne Kadar Doğru?
Şunu hiç çekinmeden söylemek gerekiyor: Fletcher’ın yöntemleri hiçbir şekilde kabul edilemez. Öğrencileri aşağılaması, onlara hakaretler yağdırması, konumunu kullanması, seni buraya seçtim bunun kıymetini bil, şeklinde özetlenebilecek bir yaklaşım sergilemesi, öğrencileri herkesin içinde çok ağır şekilde aşağılaması hatta onlara tokat atarak bir şeyler öğretmeye çalışması… İşte tüm bunlar asla kabul edilebilecek öğretim yöntemleri olamaz.
Öğrencileri beğenmiyorsa onları değiştirme hakkına zaten sahip birisi. Ancak o karakteri gereği açıkça sahtekarlık yapıyor. Kurnazlıkla sahtekârlığı ayırmak gerekiyor. Bir öğrencisini korodan atmak için akort noktasında açıkça yalan söylemesi eğitim bilimleri açısından kabul edilemez bir yöntem.
Whiplash film incelemesinin tamamına 25. Kare Youtube kanalından ulaşabilirsiniz.