In Bruges– Brugge’de (2008, IMDb: 7,9), seyrettiğim en ilginç filmlerden bir tanesi. Londra’da “çalışan” iki tane tetikçiye, patronları tarafından, masum birisinin ölümünün ardından bir süre için Belçika’nın Bruges kentinden saklanmaları söyleniyor. Bu büyüleyici Orta Çağ kentinin güzelliklerini beğeniyle seyreden Ken’in (Brendan Gleeson) aksine arkadaşı Ray (Colin Farrell) bu şehirde olmaktan memnun değildir ve şehri sıkıcı bulmaktadır.
Ancak Ray, bir film ekibinin bir parçası olan Chloe ile tanışında işlerin seyri değişmeye başlar.
Tetikçi Ray karakteri Colin Farrell’ın en beğendiğim rollerinden birisi olmuş…
İzlenimlerim
In Bruges, baştan sona kadar komediyle (kara mizahla) dolu, enerjisi oldukça yüksek bir film. Diyaloglarında; tarihe, sanata, dine, ırkçılığı, cücelik kavramına ve daha pek çok konuya değinen zekice hazırlanmış komedi unsurları yer alıyor. Bir taraftan tiksindirici bir şiddet, diğer taraftan etkili bir mizah… Sadece gülmek ve eğlenmek isteyenlerden ziyade filmi anlayabilmek için biraz kafa çalıştırmayı seven bir kitleye hitap eden bir yapım. Bu nedenle film herkesin hoşuna gitmeyebilir.
Karakterler öznele seçilmiş ve her birisinin ayrı bir hikayesi var. Tetikçiler varoluşsal krizler yaşıyorlar (Amaçlarına ve yaşamlarına yönelik soru işaretleri… Bunun ne anlama geldiğini filmi izleyince anlayacaksınız. Bundan bahsetmem doğrudan spoiler olur). Tetikçiler dışında filmde beceriksiz dolandırıcılar, Amerikalı ama bunun açığa vurulmasından hoşlanmayan cüce bir oyuncu, stresli bir Kanadalı turist… Tüm bu karakterlerin çok güzel bir kurguyla aktarılabilmesi bize seyir zevki yüksek bir film sunuyor.
Film hakkında söylenebilecek pek çok detay var ama son olarak İngiliz kara mizahının güzel yapımlarından birisi olduğunu söyleyerek bitireyim.