Bu yazıda İzlanda, İsveç ve Polonya ortak yapımı Lamb (2021) yani Kuzu filmi üzerinde durmak istiyorum. Film İzlanda dağlarının eteklerinde harika doğal ortamlarda çekilmiş.
Filmde kendilerini şehir yaşamından hatta köy yaşamından tamamen izole etmiş bir çifti seyrediyoruz. Kendi dünyalarında yaşıyorlar. Ufak bir küçük bir çiftlikte yaşıyor ve hem koyun besliyorlar hem de kendi çaplarında tarım işleriyle uğraşıyorlar. Hem filmin fragmanında gösterildiği için şunu da söyleyeyim. Çiftin bu izole dünyaları mucize bir doğumla değişime uğruyor. Ahırda gerçekleşen bir doğumların birisinde bir kuzu çocuk dünyaya geliyor.
Lamb (2021) bir aksiyon filmi değil. Filmde o kadar az konuşma var ki isterseniz karakterlerin konuşurken kullandığı cümleleri sayabilirsiniz. Yavaş ilerliyor ve filmin tamamına sembolik anlatım hâkim.
Orijinal Adı: Lamb
Tür: Drama, korku, gizem
Yönetmen: Valdimar Jóhannsson
Ülke: İzlanda, İsveç, Polonya
Oyuncular: Noomi Rapace, Hilmir Snær Guðnason, Björn Hlynur Haraldsson, Ingvar Sigurdsson
Süre: 01s 46dk
IMDB: 6,4 – 25. Kare puanı: 7,5
Şimdi spoiler içeren bölüme geçebiliriz.
Kuzu mu, Çocuk mu? İnsan mı, Hayvan mı?
Hem ikisi de değil hem her ikisi de… Peki, bu ne demek? Kuzu çocuk bir ara geçiş, bir gri alan. Kuzu çocuğun bedeni, hayvanların dünyasıyla insanların dünyasının birbirine geçtiği, hangi dünyada olduğunuza dair net bir karar veremediğiniz bir alanı temsil ediyor.
Ayakları, sol eli ve vücudunun kafasına kadar olan kısmı normal bir insan bebeği gibi, sağ eli ve kafası bir kuzu görünümünde ve en önemlisi konuşamıyor. İnsan gibi yürüyor ama bir koyun gibi ot yiyor.
Yani ona ne insan diyebilirsiniz ne de kuzu… Bu bilinçli yapılan bir seçim.
Maria ve Ingvar İkilisi Bu Doğumu Bekliyor Muydu?
Evet; bekliyorlardı. Senaryonun dikkat isteyen noktalarından birisi bu. Filmin başlarında baba koç yani kuzunun babası ahıra geliyor ve oradaki bir koyunla çiftleşiyor. Bu tabii ki bize gösterilmiyor ama parçaları birleştirince bu sonuca ulaşabiliyoruz. Baba koçun ayak seslerini duyuyoruz. Tüm hayvanlar başını çevirerek kapı tarafına bakıyorlar. Baba koç ahırdan çıkarken de aynı şekilde diğer hayvanlar onun ardından bakıyorlar.
Ama burada asıl söylemek istediğim nokta Maria’nın sanki bir şey görmek istercesine pencereden karanlığa bakması. Bu sahne çok net. Kocasıyla göz göze gelmesi, onun da bu beklentiden haberdar olduğunu gösteriyor. Maria gece karanlığında dışarıda ne görmeyi umuyor?
O, baba koçun ahıra gelmesini umuyor ve bunu bekliyordu. Peki, bu sonuca nasıl ulaşabiliyoruz? Birkaç ipucunu takip ederek. Birincisi gece vakti pencereden bakmayı olayı… İkincisi bu gecenin Christmas olduğunu duymamız. Bu özel bir gece ve onların bir mucize olacaksa onun bu gecede gerçekleşmesini beklemesi anlaşılabilir bir durum.
Zaten Christmas gecesi sonrasında onu bu ahırları kontrol ettikten sonra yine pencereden bakarken ve hüzünle yatağa uzanırken göreceğiz.
Bir diğer nokta Maria’nın ahıra tek başına giderek oradaki koyunun karnını eliyle kontrol etmesi. Maria ve eşi yıllardır bu işi yapıyorlar. Onlar tek bakışta bir koyunun kuzusu olup olmayacağını anlayabilirler. Maria burada onun doğum yapıp yapmayacağını kontrol etmiyor. Onun karındaki kuzunun normal olup olmadığını anlayamaya ve hissetmeye çalışıyor.
Bir diğer ipucumuz kuzu çocuk doğduğunda Maria’nın onu kucağına alıp götürmesi. Buna hazırlıklı gibiydi. Bu inanılmaz olay karşısında son derece soğukkanlı davranması bu doğumun onun ve kocasının beklemediği bir durum olmadığını gösteriyor.
Bir sonraki ipucumuz Ingvar’ın ertesi sabah büyükçe bir bebek beşiği ve onun malzemelerini çıkarması. Bu bize şunu gösteriyor: Bu çiftin daha önceden de bir bebekleri vardı. Peki, o bebeğe ne olmuştu ve o bebek normal bir çocuk muydu yoksa o da mı böyle bir kuzu çocuktu?
Lamb 2021 incelemesinin tamamına 25. Kare üzerinden ulaşabilirsiniz.