Olabildiğine sade ama bununla beraber gerçekten etkileyici bir dram filmi: Palmer (2021). Bu yapım, sizi oradan oraya vuran ve gözyaşlarına boğan ağır bir dram içermiyor. Örneğin sona erdiğinde size nereden geldiğinizi bile unutturan 21 Gram tarzında değil ya da finalle beraber biten rüyalarınıza ağıt yaktıran bir yapım da değil.
Bu filmin vurucu yönü bence gösterişten uzak, sade ve abartısız bir dramı tercih etmesi. Ancak filmde bu sadeliğin içerisine gizlenmiş çok etkili bir sinematik dil bulunuyor.
Bunun dışında tabii ki bir de söylenmesi gereken Justin Timberlake faktörü var. Onun müzikleriyle yakaladığı başarılardan ötürü filmlerde yer aldığını düşünenler artık bu görüşlerini revize etmek zorunda kalacaklar. Kazanacağını çok düşünmüyorum; ancak bu performansıyla Justin’in 2022 En İyi Erkek Oyuncu Oscar adaylığına göz kırptığını söylemek yanlış olmaz.
Orijinal Adı: Palmer
Tür: Dram
Yönetmen: Fisher Stevens
Ülke: Amerika
Gösterim Tarihi: 29 Ocak 2021 (Amerika)
Oyuncular: Justin Timberlake, Ryder Allen, Alisha Wainwright, Juno Temple, June Squibb, Lance E. Nichols
Süre: 01s 50dk
IMDB: 7,3 – 25. Kare puanı: 7,8
Filmin Konusu
Lise dönemlerinde yıldız bir futbol oyuncusu olan Palmer, filmde detayları göreceğiniz üzere bir tür suça karışarak hapse gidiyor. Tam on iki yıl hapis yattıktan sonra şartlı tahliye oluyor ve büyükannesinin yanına dönüyor. Bu andan sonra onun hayatını yeniden düzene koyma çabalarını seyrediyoruz. Bu çabaları sırasında hayatına Sam adındaki bir komşu çocuğu dâhil olmaya başlıyor.
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Palmer ve Sam Arasındaki Bağ Neden Bu Kadar Güçlüydü?
Bu sorunun ilk olarak Palmer’e bakan bir yönü var. Diğer taraftan da Sam’i ilgilendiren bir tarafı da bulunuyor. Şunu unutmayın lütfen. Herhangi bir insanı sosyalleştiren ve aynı zamanda onu yaşama bağlayan en güçlü duygulardan birisi başkaları için ne anlam ifade ettiğidir. Bu ne demek? Bunun anlamını film üzerinden açıklayayım ki senaryodan uzaklaşmayalım.
Palmer, içeride on iki yıl gibi uzunca bir süre kalıyor. Lise yıllarındayken 16-17 yaşlarında içeriye girdiğini düşünürsek 30’lu yaşlarına yaklaşırken şartlı tahliye oluyor. Yaşamı o adeta lise yıllarındayken askıya alıyor; tekrar hayata dahil olduğunda bu yaşam savaşına on iki yıl geriden başlıyor. Palmer tahliye olduğunda lise arkadaşlarının kimisi evlenmiş, kimisi polis olmuş, kimisininse minik kardeşi kocaman olmuş… Kendi anıları ve yaşamı lisede donmuş kalmış ama hayat akmaya devam etmiş…
Palmer ve Sam Arasındaki Bağ Neden Bu Kadar Güçlüydü?
Bu sorunun ilk olarak Palmer’e bakan bir yönü var. Diğer taraftan da Sam’i ilgilendiren bir tarafı da bulunuyor. Şunu unutmayın lütfen. Herhangi bir insanı sosyalleştiren ve aynı zamanda onu yaşama bağlayan en güçlü duygulardan birisi başkaları için ne anlam ifade ettiğidir. Bu ne demek? Bunun anlamını film üzerinden açıklayayım ki senaryodan uzaklaşmayalım.
Palmer, içeride on iki yıl gibi uzunca bir süre kalıyor. Lise yıllarındayken 16-17 yaşlarında içeriye girdiğini düşünürsek 30’lu yaşlarına yaklaşırken şartlı tahliye oluyor.
Yaşamı o adeta lise yıllarındayken askıya alıyor; tekrar hayata dahil olduğunda bu yaşam savaşına on iki yıl geriden başlıyor. Palmer tahliye olduğunda lise arkadaşlarının kimisi evlenmiş, kimisi polis olmuş, kimisininse minik kardeşi kocaman olmuş… Kendi anıları ve yaşamı lisede donmuş kalmış ama hayat akmaya devam etmiş… Şairin dile getirdiği şu psikolojiyi Palmer on iki yıl boyunca her gün yaşamıştı.
Tek nokta seçemez dünyadan nazar. / Yerinde mi acep, ölü ve mezar?
Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz? / Güneşe göç var da, kalan biz miyiz? (Çile şiirinden, Necip Fazıl Kısakürek)
Palmer, “Küçük Jake nasıl?” diye sorduğunda aldığı cevaba işte bu yüzden bu kadar şaşırıyor. Üç yaşlarında bıraktığı çocuk artık 15 yaşında. Palmer, Sam’i almaya gittiğinde aracında beklemeyi tercih ediyor. İçeriye davet edilse de bunu zorla kabul ediyor. İşte tüm bunların nedeni Palmer’ın zamansal akışta geride kalması ve onun bir an önce zamanı yakalaması gerekiyor.
Onun iş arama ve sosyalleşme çabalarının temelinde işte bu yatıyor.
Şimdi bu çerçeveyi çizdikten sonra sorumuzun cevabına gelebiliriz. Palmer ve Sam arasındaki bağ neden bu kadar güçlü?

(1) Palmer, Sam’in Durumuyla Empati Kurabiliyor
Palmer hapse girmeden bir süre öncesine kadar son derece sosyal birisiydi. İki yıl üst üste ABD yıldızlar takımına girmiş ve burs kazanmıştı. Ancak sonrasında bir maç sırasında sakatlanmış ve hem takım hem de okul kariyeri sona ermişti. Anne ve babasını erken yaşta kaybetmesinden ötürü düzenli bir aile hayatı olmadığı için de yavaş yavaş suç işlemeye başlıyor. Yani o, adım adım toplumsal düzenin dışına doğru kayan ya da itilen sahipsiz kalmış bir çocuğa dönüşüyor. İşte Palmer, çocukluğunda kimsesizliği, yalnızlığı iliklerine kadar yaşadığı için, bunun sonuçlarıyla yüzleştiği için Sam’i çok iyi anlıyor. Sam’in içerisine düştüğün bu durumu o çevrede belki de ondan daha iyi anlayabilecek hiç kimse yoktu. “Yalnız bırakılmanın nasıl bir his olduğunu iyi bilirim. O çocuğu terk edemem, terk etmeyeceğim.”
Bu durum yaşananların bir yönüne ışık tutuyor ama tamamına değil. Palmer’in Sam’i bu kadar sahiplenmesinin bir nedeni daha bulunuyor.
(2) Bir Başkası İçin Bir Anlam İfade Etmek
Palmer, hapisten çıktıktan sonra hademe olarak bile işe alınma noktasında zorluk yaşıyor. İşte bu durum onu artık toplum için, insanlar için yararlı birisi olmadığı düşüncesine itiyor. Böyle bir düşünceye kapılmak bir insanın başına gelebilecek en büyük felaketlerden birisidir.
En başta söylediğim noktaya geliyoruz. Palmer uzunca bir süre ki buna hapishane hayatı da dahil, kimseye yararlı birisi olamadığını görmüştü. İnsanlar için onun varlığı ve yokluğu birdi; çünkü çevresinde faydalı olabildiği hiç kimse yoktu. İşe girmesi onu bir yere kadar tatmin edebilir; çünkü yaşayabilmesi için para kazanması gerekiyor. Yalnız olduğuna göre de işe sadece kendisi için gidip geliyor.
Ancak ne zaman ki hayatına Sam giriyor işte o zaman Palmer, artık başka birisi için bir anlam ifade etmeye başlıyor. Sam’in hiç kimsesi yok. Palmer onu bıraktığı anda perişan olacak. Çocuk bakım evleri, iyi çıkacağının garantisi olmayan ve genellikle bu işi para için yapan bakıcı aileler… Bunlar bir tür kumar gibi… Ama Sam’in kimsesizliğini ve karakterini göz önüne alırsak zavallı çocuğun yaşamı muhtemelen darmadağın olacak.
Bu noktada Sam onun çaresizliğini fark ediyor. Aracına bu yüzden binemiyor. Çocuğun ondan başka hiç kimsesi yok. Artık Palmer birisi için bir anlam ifade ediyor. Sadece kendisi için yaşamıyor artık; Sam’in ona ihtiyacı var. O mahkemede bu duygularını şöyle dile getiriyor: “Gerçek şu ki uzun süre işe yaramazın teki gibi hissettim; ta ki Sam’e kadar”
Palmer, Sam’e onun için bir anlam ifade ettiği için bağlanıyor. Ona tutunacak bir dal veriyor; sığınacak bir yuvanın yanı başında…
Bir başkası için bir anlam ifade etmek en önemli insan gereksinimlerinden birisidir ve insanı yaşama bağlayan en güçlü etkenlerdendir.
Şimdi Olayın Biraz da Sam tarafına bakalım
Sam o kadar küçük, o kadar masum ki… En başlarda Palmer’ın değerini çok bilemiyor doğal olarak. Ancak zamanla her şey değişiyor. Annesi çocuğunu seviyordur tabii ki buna şüphe yok; ancak çocuğunu defalarca terk edip giden, onu arayıp sormayan, sonra da hiçbir şey olmamış gibi çocuğunu almaya gelen, Palmer’e zar zor dil ucuyla ancak teşekkür eden, düzenli bir geliri ve yaşamı olmayan, uyuşturucu bağımlısı bir kadın Sam’e ne kadar bakabilir? Sonuç ortada zaten. Sam’in annesi de aslında hem çocuğuna hem yaşama tutunmaya çalışan birisi ama artık bu şansını kaybetmiş. Sam’e zarar veriyor. Evine aldığı iğrenç adam her ikisine de fiziksel şiddet uyguluyor örneğin.
Sam ne annesinde ne de herhangi birisinde bulamadığı yakınlığı, ilgiyi ve huzuru Palmer’de buluyor. Her ikisi de işte bu anlamda birbirini tamamlıyor. Mükemmel bir bileşim… Sam da Palmer’e bağlanıyor. Karşısında onu olduğu gibi kabullenen, çevresindeki çoğu insanın alay ettiği, küçümsediği feminen karakterinden ötürü onu sorgulamayan bir baba karakteri buluyor.
Bu nedenle yeri geldiği zaman annesini bile iterek kendisi için savaşan, ona sahip çıkan Palmer’e doğru koşarak gözyaşı dökebiliyor.
Palmer film incelemesinin tamamına 25. Kare üzerinden ulaşabilirsiniz.