Sinema Sayfam

Rurouni Kenshin: Başlangıç /Efsane Serinin Orijin Hikayesi

ruroni_kenshin_sai_shusho_the_beginning-1

Rurouni Kenshin Başlangıç yayınlandı. 1864 yılındayız. Yani Samuraylar Çağını sona erdiren ve Yeni Çağ’ı başlatan ünlü Bakumatsu savaşının tam 2 yıl öncesinde…

Efsanevî kılıç ustası, samuray Kenshin Himura, Battosai adını kullanarak gece vakitlerinde İmparator karşıtlarını yani Şogun taraftarlarını avlamaktadır. Bu gizemli suikastçının adı herkesin dilindedir ve onun kimliğini bilen kişi sayısı çok azdır.

 Japon sinema tarihinin en başarılı manga uyarlamalarından birisi belki de en iyisi hiç şüphesiz Kenshin serisi… Serinin diğer dört filminin anlatımına 25. Kare üzerinden ulaşabilirsiniz.

Bu orijin hikayesi, olayları 1864 yılından alarak 1868’e kadar getiriyor. Hatta bir sonraki filmin başlangıcı da yapımın sonuna eklenmiş. Kenshin, savaş sonrasında, söz verdiği gibi kılıcını bırakıyor ve uzunca bir süre ortalıkta görünmüyor. Daha sonra onun biz gezgin olma kararı aldığını öğreneceğiz.

Bu filme gelirsek burada Kenshin’in Tomoe Yukishiro adındaki bir kadınla tanışması sonrasında yaşananları seyrediyoruz. Tomoe ve Kenshin görünüşe göre bir tesadüf sonucu karşılaşıyorlar ve sonrasında gelişen olaylar onları yakınlaştırıyor.

Ancak Tomoe, kılıç kullanma noktasında Kenshin’in aklını karıştırmayı başarıyor ve onun biraz yumuşamasına neden oluyor. Tabii Kenshin’in bu durumu çok büyük ve tahmin edilemez olayların kapısını aralayacaktır.

Genel İzlenimlerim (spoiler olmadan)

Serinin bu filminde Kenshin’in sol yanağındaki o yara izini nasıl aldığını da öğreniyoruz ki bu gerçekten çok güzeldi. Bu yara izinin tahmin edilmesi imkansız, duygusal ve aynı zamanda etkileyici bir hikayesi varmış. Bu yara izinde pişmanlık, sevgi, ihanet, aşk, ölüm ve ayrılık saklıymış.

Filmin tek takıldığım noktası Kenshin’in o kadar yara aldıktan sonra hala savaşmaya devam edebilmesi. Ancak bu doğrudan bir manga uyarlaması olduğu için bu durumu anlayabiliyorum.

Bu efsane seriyi baştan sona kadar izlemenizi şiddetle öneriyorum. Samurayların kılıçla, ustalıkla, ihanetle, kanla ve aynı zamanda erdemle örülmüş efsanevi dünyası sizi bekliyor. Kaçırmayın…

Spoiler İçeren Bölüm

Ben öncelikle Tomoe’de yanlış bir şeyler olduğunu anlamıştım. Ancak onun hikayesinin en başta öldürülen adam bağlanması harikaydı. Bunu gerçekten beklemiyordum. Tomoe’nin iyi yetişmiş bir ajan olduğunu düşünmüştüm. Bu kısmen doğru ancak onun meğerse kendi hesapları varmış.

Tomoe’nun aynaya bakarak gözyaşları döktüğü an muhteşemdi. Öldürmek için planlar yaptığı adamla birlikte Kyoto’yu terk etmiş ve onunla beraber yaşamaya başlamıştı. En başta intikam için başlayan bu yolculuk beklenmeyen sahillere doğru evirilmişti.

Tomoe, evlenmek üzere olduğu adamın katilinin kendisini için değerli olabileceğini hatta ona aşık olabileceğini hiç düşünmemişti. Ona yakınlaşması tüm değerlerine ve sevdiği adama ihanet anlamına mı geliyordu? Düştüğü bu çelişki etkileyiciydi.

Tomoe aslında Kenshin’in yanından ayrılırken onu terk etmiyor. Onu korumak için oradan ayrılıyor. Ona veda ederken de dönüşü olmayan bir karar aldığının farkındaydı.

Tomoe günlüğünde Kenshin’den hayatı boyunca sevdiği ikinci adam diye bahsediyor. Tomoe, ölen sevgilisinin aşkına ihanet etmeden onu terk etmeden kalbinde Kenshin’e de yer açabilmiş. Çünkü onu yakından tanıdıktan sonra özellikle kulübede onunla yaşadıktan sonra düşünceleri yavaş yavaş değişmeye başlamıştı.

Sonuç buydu işte… Hayat böyle sürprizlerle dolu… Rurouni Kenshin: Başlangıç incelemesinin tamamına 25. Kare üzerinden ulaşabilirsiniz.

Exit mobile version