Red Sparrow-Kızıl Serçe (2018), Jennifer Lawrence’ın başrolünde ye aldığı bir ajan filmi. Rus ve Amerikan ajanlarının acımasız ve tehlikeli kapışmalarına şahit oluyoruz. Dominika isimli bir balerin bedenini bir silah olarak kullanmayı öğreneceği Serçe Okulu denilen ve Rus gizli servisine ait bir okulda eğitime alınıyor. Dominika’nın ilk görevi bir C.I.A. ajanına yaklaşması ve ondan bazı kritik bilgileri almaktır.
Orijinal Adı: Red Sparrow
Tür: Aksiyon, drama, gerilim
Yönetmen: Francis Lawrence
Ülke: Amerika
Türkiye Gösterim Tarihi: 02 Mart 2018
Oyuncular: Jennifer Lawrence, Joel Edgerton, Matthias Schoenaerts, Charlotte Rampling
Süre: 02 saat 20 dakika
IMDB: 6,6 – 25. Kare Puanı: 7,0
Red Sparrow-Kızıl Serçe (2018) iki saat 20 dakikalık uzun süresine rağmen sıkılmadan seyrettiğim bir film. Tabii ki bundan Jennifer Lawrence gibi çılgın ve son derece etkili bir oyuncunun rolü yüksek. O bir röportajında filmdeki dans sahneleri için iki ay bale eğitimi aldığını söylemişti. Kızıl Serçe, ajan filmlerini sevenler beğenerek seyredebileceği bir yapım. Jason Bourne kalitesinde olmasa da o kadar heyecanlı ve etkili sahneleri bulunmasa da film sona erdiği zaman zamanımı boşa harcadım hissini asla oluşturmuyor. Başarılı ve ters köşe finali filmin yer yer düşen temposunu kurtarmaya fazlasıyla yetiyor.
Sonuç olarak Red Sparrow Jennifer Lawrence’ın harika oyunculuğu için bile izlenebilecek bir film. Ajan filmi olarak orta seviyede denebilir. Finali çok başarılı ve etkileyici. Bir tarafın mutlak üstünlüğünü seyrediyoruz ki sanıyorum durum gerçek hayatta da bundan farksız değil.
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Son olarak filmle alakalı spoiler içeren birkaç söz söylemek istiyorum. Çünkü ben bu filme bir yönde haksızlık yapıldığını ve onun doğru anlaşılamadığını düşünüyorum. Bu yazıda filmin asıl odaklandığı noktaya ışık tutmayı amaçlıyorum; filmin tamamını incelemeyi düşünmüyorum. Sadece anlatmak istediğim noktalarla alakalı yönlerinden bahsedeceğim.
Dominika’nın Gerçek Savaşı Neydi?
Bu önemli bir soru çünkü bu filmi eleştirenlerin bu noktada kaçırdıkları durumlar var. Nate ve Dominika’nın iki düşman istihbarat elemanının birbirine bu kadar güvenebilmesi ve açılabilmesi normal bir durum değil. Eğitim almış deneyimli ajanlar böyle mi davranmalıydı, gibi sorular filmi seyreden herkesin aklını kurcalayabilir. Buradan hareketle de filme eksi puan verilebilir. Ama bu filme yapılan bir haksızlık.
Burada gözlerden kaçan nokta Dominika’nın temelde bir ajan olmayı kabul etmemesine rağmen bu yola sürüklenmesi. Ölümle tehdit edilmesi ve annesinin durumunun ona karşı bir koz olarak kullanılması. Bunları yapan kişi amcası Vanya. Amcası onu manipüle ediyor. Videonun girişinde tabii ki bunu söyleyemezdim ama şimdi söyleyebilirim: Kızıl Serçe bir ajanlık filminden daha çok bir intikam yapımı. Biz filmin tamamında Dominika ve amcası arasında geçen bir kapışmayı seyrediyoruz.
Şimdi bu söylediklerimi açayım. Bu arada olaya Dominika tarafından bakacağım, yoksa Amerikalıların motivasyonu tamamen farklı ve o beni çok ilgilendirmiyor. Onlar kendilerini doğal olarak daha insancıl göstermeye çalışmışlar. Filmi yapan onlar. Bu noktada bence bir sorun yok. Sonuç olarak bu yaşananlar kurgusal olaylar…
Vanya, Dominika’yı Bir Ölüm Kıskacına Çekiyor
Annesi, Dominika’yı Vanya hakkında uyarıyor ve anladığımız kadarıyla bunu daha önce de yapmış. Annesi bunu amcasının ona bir iş ayarladığını duyunca söylüyor. Yani o, daha işin ne olduğunu bile bilmeden kızını amcasından uzak tutmaya çalışıyor. Peki, neden? Nedenini hem bu konuşmada hem filmin tamamından anlayabiliriz. Annesi, çocukken sana bakışını görmeliydi.
Senin onun hakkında uyarmıştım, diyor. Yani amcası küçüklüğünden beri Dominika’yı kıskanan bir tipti ve ona düşmanlık besliyordu.
Bu düşmanlığı asla sona ermedi. Dominika, bale sırasında o kazayı yaşayınca ki o bir kaza değildi bunu biliyoruz, yılan diyebileceğimiz Vanya’ya fırsat doğdu. Planını adım adım uygulamaya koyuldu ve Dominika’yı resmen tuzağa çekti.
Onun Dimitri denen adama yaklaşmasını istiyordu. Dominika bunu nasıl yapacağım diye sorduğunda Vanya şöyle söylüyor: “Kendini satmayı her zaman iyi becerdin” Bu aslında geçmişi de kapsayan kin dolu bir cevap. Çünkü Dominika baleyle uğraşan ve gayet düzgün birisi. Amcasının gizli kıskançlığı yatıyor bu cevapta. Neyse Dominika zaten bu cevabı duyar duymaz bir saniye bile düşünmeden hayır, diyor. Bu cevap Dominika’nın daha önceden de bu tarz bir eğilimi olmadığını ispatlıyor.
Ancak Vanya hazırlıklı tabii ki. Ona düşkünler evinin iğrençliğini hatırlatıyor. Eğer kabul etmezsen annen oraya düşer, evinizden atılırsınız diyor. Görüldüğü üzere Dominika’yı yönlendirmek için elindeki tüm imkanları kullanıyor. Üstelik sadece bir gece istiyorum, dedi Dominika’ya ki Dominika bunun korkunç bir yalan olduğunu daha sonra anlayacak. Hatta bunu annen için yap diye duygu sömürüsü yapıyor.
Sonuç olarak Vanya istediğini alıyor. Dominika’yı oraya yönlendiriyor. Ancak ona söylemediği şey Dimitri denen adamın infaz edileceği. Vanya’nın General’le yaptığı konuşmada bu ölümü de Vanya’nın bizzat hazırladığı anlaşılıyor. Yani kendi inisiyatifini kullanarak bu adamı öldürtmüş.
Normal şartlarda tanık olmaması için kızın öldürülmesi gerektiği söyleniyor. Ancak Vanya’nın aklındaki intikam planı onun ölümü değil; öyle olsaydı burada işi bitirme şansı vardı.
Vanya, içeriye girdiği zaman Dominika orada olacakları biliyordun, bana söyleseydin seçim hakkım olurdu, deyince Vanya’nın söylediklerine dikkat: “Ne iş yaptığımı biliyorsun. Bana sen geldin, bu senin kararındı” Halbuki Dominika’nın peşinde koşan ve onu bu işe sürükleyen kendisiydi. Şimdi tam tersini söylüyordu.
Bu konuşmada şunu da söylemeden geçmemek gerekiyor. Vanya sana zarar vermesine asla izin vermezdim dediğinde Dominika’nın cevabı şu oluyor: “İçime girmişti bile…” Vanya buna cevap vermiyor. Aslında o istediğini almaya başladı ve bu daha bir başlangıç.
Ölüm mü Yeni Bir Yaşam mı?
Vanya, burada Dominika’ya bir seçim sunuyor gibi ama yine hile üstüne hile yapıyor. Dominika’nın seçim şansı yok ki… Bir tarafta ölüm diğer tarafta yeni bir yaşama başlama şansı. Bu bir seçim bile değil. Dominika burada vanya’nın elinde bir oyuncak durumunda… Eğer kabul etmezsen ölürsün diyor özet olarak. Üstelik Vanya programın içeriğini söylemiyor. Ona sanki bir ajanlık eğitimi gibi bahsediyor okuldan. Tamam, temelde öyle ama kursun içeriğini ona söylemiyor.
Kızıl Serçe incelemesinin tamamına 25. Kare üzerinden ulaşabilirsiniz.