Bu yazıda usta oyuncu Haluk Bilginer ve Cansu Dere’nin başrollerini paylaştığı Şahsiyet dizisi üzerinde konuşacağız.. Dizinin birinci sezonu 12 bölüm halinde Puhu TV üzerinden seyredilebiliyor. Bölümlerin uzunluğu ortalama bir saat. Şahsiyet dizinin 2. sezonu bulunmuyor. Dizi 12. bölüm sonunda final yapmış oldu.
Orijinal adı: Şahsiyet
Bölüm sayısı: 12 (1. sezon)
Süre: 60 dakika (ortalama)
IMDB puanı: 9,1
Ülke: Türkiye
Yayın tarihi: (2018)
Oyuncular: Haluk Bilginer, Cansu Dere, Metin Akdülger, Sebnem Bozoklu, Hüseyin Avni Danyal, Necip Memili
İlk olarak spoiler vermeden dizinin konusundan kısaca bahsetmek istiyorum.
Dizinin Konusu
Haluk Bilginer’in canlandırdığı karakter Agâh Bey. Agâh Beyoglu… Agâh Beyoglu eski bir adliye çalışanı ve emeklilik yaşamı sürdürüyor. Karısı çoktan vefat atmış Agâh’in ve Beyoğlu’nda tek başına bir evde yaşıyor. Hayatta olan kızı yurtdışında ve aralarında zaten sıkı bir bağ bulunmuyor. Agâh Bey’in kedisi beklenmedik bir şekilde ölüyor ve bunun sonucunda gelişen olaylar sonrasında Agâh Bey’de Alzheimer hastalığının başlangıcı olduğu ortaya çıkar. İşte bu andan itibaren Agâh Bey’in hayatı tamamen değişecektir.
Genel İzlenimlerim
İlk olarak dizinin gerçekten özenle seçilmiş çok sağlam bir oyuncu kadrosu bulunuyor. Haluk Bilginer zaten ülkemizin belki de en yetenekli oyuncusu… Ona eşlik eden Cansu Dere, Metin Akdülger, Necip Memili ve Şebnem Bozoklu gibi oyuncular da rollerinin hakkını veriyorlar.
Dizinin senaryosu yerli diziler bağlamında bakarsak çok orijinal ve alışılagelen standartların hayli dışında.
Ancak yabancı dizi takipçileri Şahsiyet dizisinin aslında birkaç yabancı dizinin senaryolarının bileşeni olduğunu hemen fark edecektir. Burada detaya girmeden şu üç dizinin adını sıralamak istiyorum: Dexter, Hannibal ve Breaking Bad. Şahsiyet dizisi bu üç yabancı dizinin senaryosuyla inanılmaz benzerlikler gösteriyor. Bunlardan biraz sonra bahsetmeyi düşünüyorum.
Şahsiyet dizisinin senaryosu karakterlere odaklanmayı ve onların psikolojilerini yansıtmayı çok iyi beceriyor.
En başta Agâh Bey’in psikolojisini ilmek ilmek işleniyor dizi. Agâh Bey’in olaylar karşısında nasıl düşündüğü, zihnini yönlendiren ve bazen kararlarının değişmesine yol açan konuşmaları, hastalığının hayatına olan yansımaları ve etkileri… Bu gibi durumlar gerçekten detaylıca ve doyurucu hatta bazen fazlasıyla aktarılmış.
Dizi sadece Agah Bey’in psikolojisine odaklanmıyor. Aynen kendi babası gibi polis olma hayalleri kuran Nevra’nın cinayet masaya geldikten sonra yaşadığı olaylar… Onun hayatın gerçekleriyle tanışması… Bazen pes edip istifanın eşiğine gelmesi ama sonra tekrar mesleğine tutunabilmesi ve daha sonra yaşadıkları… Agâh’ın kızı Zuhal’in boşandıktan sonra Türkiye’ye gelmesi, babasının yanına gelmesi ve sonrasında yaşadığı zorluklar… Bunların aktarımı ve diziye yansıtılması gerçekten çok iyiydi. Tabii tüm bu karakterlerin kesişim kümesinde Agâh Bey yer alıyor.
Dizi tüm bu karakterleri bir kahraman meydana getirmeden iyi ve kötü yönleriyle ya da zayıflıklarıyla ve güçlü yönleriyle aktarıyor.
Yani insanların fotoğrafını çekmeye çalışıyor; onları olduğu gibi aktarmaya gayret ediyor. Yapmacık olmak gibi bir gayreti yok. Karakterleri sevmeye zorlamıyor sizi dizi. Her bir karakter bazen son derece itici de olabiliyor.
Şahsiyet, karakterlere bu kadar odaklanınca akıcılık ve sürükleyicilik bağlamında sorunlar yaşıyor.
Yer yer hatta çoğu yerde aynı anda birden çok hikâyeyi parça parça ve kısa kısa vererek bu durağanlığı kırmaya çalışmış yönetmen ama ne olursa olsun dizinin o yavaş ve bazen sıkıcı atmosferini tamamen kırmayı başaramamış.
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Şahsiyet dizi incelemesinin tamamını 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.