Bu yazıda üzerinde konuşacağımız film Vanilla Sky. Filmde Tom Cruise, Penelope Cruz ve Cameron Diaz gibi birbirinden yetenekli oyuncular rol alıyor. Film 2001 tarihli olmasına karşılık orijinal senaryosu ve kafa karıştırıcı finaliyle izlenilmeyi hak eden sağlam bir yapım.
Filmde; zenginliğin, karizmanın ve şöhretin zirvesini yaşayan 30’lu yaşlarındaki David’in hikayesini anlatıyor. David’in bir rüya gibi süren yaşamı geçirdiği bir trafik kazasıyla tamamen alt üst oluyor. Kaza sonrasında David’in yüzü neredeyse bakılamayacak kadar deforme oluyor.
Orijinal Adı: Vanilla Sky
Tür: Fantastik, gizem, romantik
Yönetmen: Cameron Crowe
Yapım Yılı ve Yeri: 2001, Amerika-İspanya
Türkiye Gösterim Tarihi: 25 Ocak 2002
Oyuncular: Tom Cruise, Penélope Cruz, Cameron Diaz, Kurt Russell
Süre: 2 saat 16 dakika
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Filmi incelemeye en temel soruyla başlayalım. Bu soruyu cevaplarken zaten aklımıza gelebilecek başka soruların cevabını da vermiş olacağız.
Gerçekle Hayalin Çizgisini Nasıl Ayırabiliriz?
Filmin sonunda konuşan teknik desteğin anlattıklarını doğru kabul edersek David bar çıkışında kaldırıma yığıldıktan sonra gördüğümüz hiçbir şey gerçek değil. David, televizyonda gördüğü şirkete giderek onlarla bitmeyen yaşam anlaşması yapıyor. Bu anlaşmada bilinçli rüya seçeneğinde karar kılıyor. Bilinçli rüyası Sofia onu terk ettiği andan itibaren başlıyor. Teknik destek bu anı birleşme olarak adlandırıyor.
Burada ince bir noktayı kaçırmayalım. Bilinçli rüya David yere düştüğü anda ya da uyandığı anda başlamıyor. O kalktıktan sonra normal hayatına devam ediyor. Ancak bir süre sonra fiziksel acıları ve yaşadıkları dayanılmaz hale geldiği için şirketle anlaşma yapmaya karar veriyor. Yaptığı anlaşmada bilinçli rüya başlangıcı olarak bu anı seçiyor. Bu andan intihar ettiği zamana kadar olan her şey zihninden siliyor. Zaten dikkat ederseniz filme de adını veren vanilla rengindeki gökyüzü ilk kez burada görülüyor. Bu andan itibaren gördüğümüz tüm gökyüzü sahneleri bu renkte. David rüyasındaki gökyüzünün böyle hayal ediyor çünkü bu rengi annesi çizmiş olduğu bir tabloda kullanmıştı.
Sofia’nın bu tabloya bu kadar ilgi göstermesinin nedeni aslında Sofia olarak izlediğimiz kişinin de David’in bilinçaltı olması. O, annesinin tablosuna kendi bilinçaltında çok değer veriyor. (Not: Burada ama bu seyrettiğimiz gerçek hayata ait görüntüler. Sofia nasıl onun bilinçaltı olabilir ki, diye sorabilirsiniz. Lütfen daha sonra bahsedeceğim teoriye kadar sabrediniz.)
David Julie’yi Gerçekten Öldürdü mü?
Bu sorunun cevabını vermeden önce David, Julie ve Sofia üzerinde biraz duralım. Sofia, David’in partide tanıştığı birisi. Onun evinde kısa bir birliktelik geçiriyorlar. Aslında birbirlerinden gerçekten etkileniyorlar. Sofia çok nazik ve iyi kalpli birisiydi. Bunu David de hissetmişti. Ancak Sofia, teknik desteğin söylediği gibi David’in eşiti değildi. Sofia gerçek aşkı arayan birisiydi. David’le geçirdiği bir gece Sofia’nın David için gözyaşı dökmesine yetmişti. Ancak David şımarık, sorumluluk taşımayan düşüncesiz birisi olduğu için eğer ilişkiye devam etselerdi onu bir süre kullanıp atmaktan çekinmeyecekti. Onun böyle davranacağını ve karakterinin değişmeyeceğini Sofia’nın evinden çıktıktan gerçekleşen olayda net olarak anlıyoruz.
David o kadar düşüncesiz ve bencil birisi ki Sofia’nın evinden ayrıldıktan hemen sonra umursamadan kenara attığı Julie’nin arabasına tekrar biniyor. Teknik destek bu anı anlatırken eylemlerin sonuçlarına dikkat çekiyor. David, karşındaki kişiyi bir eşya gibi gördüğü için onun ne kadar kırılabileceğini, ne kadar üzgün ya da kızgın olabileceğini hesaba katamıyor (Not: Ya da tam tersi… Eğer Sofia onun Julie ile birlikte olduğunu öğrenseydi kim bilir kalbi nasıl kırılacaktı…).
Sofia onun ne kadar üzgün olduğunu fark etmişti ancak David bunu gülerek karşılamaktan başka bir tepki vermedi. Julie’yı intihar etmeyi düşünebilecek kadar üzen kişi aslında David. O, herkese ve her şeye aynı anda sahip olmayı isteyen birisi. Sofia’nın evinde müzik tercihi yapamaması bu yüzden. Her iki müziği de aynı anda dinlemek istiyor.
Dolayısıyla David Julie’yi bu sahnede olduğu gibi fiziksel olarak öldürmedi. Kontrolden çıkan rüyasında onu öldürdüğünü görmesi bilinçaltında hissettiği suçluluk duygusundan kaynaklanıyor. David film boyunca onu öldürüp öldürmediğini sorguluyor. Onun aracını çılgınca sürmesi ve sonrasında ölmesinde David’in payı çok büyük. İşte bu nedenle gerçeği hatırlayana kadar bilinçaltında yatan suçluluk duygusu ona adeta bir kabus yaşatıyor.
McCabe karakteri gerçek mi?
Hayır, gerçek değil. McCabe’in çatıda söyledikleri akılları karıştırma potansiyeline sahip. Ancak bu konuşmasının sonrası var. Eğer konuşmanın sonrası olmasaydı ve duyduklarımız bu haliyle kalsaydı gerçekten akıl karıştırıcı olabilirdi. Ancak McCabe kendisine çocuklarının adı sorulduğunda bunu cevaplayamıyor. Cevaplayamıyor çünkü David onu hayal ederken sadece çocukları olduğunu düşünmüştü. Sonrasını yani onun ailesini, yaşadığı evi, hayatının ayrıntılarını hayal etmemişti. Eğer ona bu sırada eşinin adı sorulsa o yine cevap veremeyecekti.
David’in arası önceden ölen babasıyla çok iyi değildi. Babası, yazdığı otobiyografisinde ondan sadece bir cümleyle bahsetmişti. David bunun nedenini kendisinden olan yükseklik korkusuna bağlıyor. Babası balonla yolculuk yapmak, uçaktan atlamak gibi aktiviteler yapıyordu. David muhtemelen bunların hiçbirisinde babasına eşlik edememişti. Yani onun istediği çocuk olamamıştı. İşte bu nedenle David, McCabe’i babasının yerine koyuyor. Onun kendisine yakınlık gösterdiğini kendisine değer verdiğini hayal ediyor. Hatta ona şu cümleyi kurduruyor. “Benim için aileden birisi gibi oldun.” Muhtemelen David bu cümleyi babasından hiç duymamıştı.
Şimdi bence bu filmle ilgili sorulabilecek en zor soruyu soralım.
David, çatıdan atladığında gerçek dünyaya mı uyanıyor?
Ben David’in çatıdan atladıktan sonra gerçek dünyaya uyanmadığını, bilinçli rüyasına devam ettiğini düşünüyorum. Hatta bunun da ötesinin var olduğuna inanıyorum. Şimdi bu söylediklerime yönelik filmde yer alan ipuçlarına bakalım.
Vanilla Sky film incelemesinin tamamını 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.
Videodaki görüntülerde Julianin Davide hakettiginden fazla değer verdiği , böyle yapmaması gerektigi yazıyor. Ama bence bu yanlis yorum. Julia isteyerek yapmadı bunu, kimi insan doğası gereği çok değer veriyor kimisi de az. Julia kendi doğasına uygun davrandı hepsi bu, aksini istese de başaramazdı. Sonuç olarak elinde martini ve üzgün olduğu görülüyor. Diğer yandan az değer verdiği halde Julia ve Sofiadan daha kötü duruma düşen David oldu.
Tebrik ederim harika bir inceleme yapmışsınız. Kafamdaki tüm soruların cevabını aldım artık rahat uyuyabilirim 🙂