Kelimenin tam anlamıyla bir psikolojik gerilim filmi olan Siyah Kuğu (Black Swan) hayatınızda iz bırakabilecek türde bir başyapıt. Oyunculuk, senaryo, müzik ve kurgunun zirve yaptığı bir film. Tüm oyuncuların performansları üst seviyede ve her birisi rolünün hakkını fazlasıyla veriyor. Ancak Natalie Portman anlatmaya kelimelerin yetersiz kaldığı bir performans sergiliyor. Filmin sonunda her şeyi unutabilirsiniz ama Natalie’nin oyunculuğunu asla. Bu muhteşem kuğu sizi büyüleyecek ve tüylerinizi diken diken edecek. Zaten Natalie, bu filmdeki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ı da dahil olmak üzere 40’a yakın seçkin ödülün sahibi olmuş. Filmde senaryonun harikalığı ve benzersizliği de başınızı döndürmeye yetecek.
Filmin 629.000 kişinin oylaması sonucu oluşan IMDB puanı 8. Bence bu film için yetersiz bir puan. Zaten incelemeyi seyredince bu söylediğime hak vereceksiniz.
Şimdi filmin konusuna değinelim ve ardından filmi analiz etmeye başlayalım.
Filmin Konusu
Genç ve oldukça yetenekli bir balerin olan Nina için dans etmek bir tutkudur. Kuğu Gölü adlı bale gösterisi için yeni bir baş balerin seçileceğini söyleyen yönetmenin ilk tercihi Nina gibi görülmektedir. Ancak yönetmen geçmiş yıllardan farklı olarak bu kez hem saf, masum ve zarif beyaz kuğuyu hem de kötülüğü, şehveti ve serbestliği temsil eden siyah kuğuyu aynı kişinin canlandırmasını istemektedir. Zarafet timsali olan Nina Beyaz Kuğu için ideal bir seçimdir ama Siyah Kuğu için ondan çok daha güçlü bir rakibi vardır ve rakibi yönetmeni etkilemeyi başarmıştır bile.
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Bu bölüm iki kısımdan oluşacak. İlk bölümde filmde aslında neler olduğu sorusuna filmin tamamına bakarak cevap aramaya çalışacağız. İkinci bölümde filmin detaylarına inerek ve kronolojik sıraya uyarak filmin sahnelerini analiz edeceğiz.
Şimdi filmde aslında neler olduğu sorusuna detaylarda boğulmadan cevap bulmaya çalışalım. Bu bölümde söylediklerimin açılımlarını videonun ikinci bölümünde bulacaksınız.

Birinci Bölüm
Kuğu Gölü Performansının Detayları
Yönetmen Tomas aslında filmin başındaki bu konuşmada Kuğu Gölü oyununun ana hatlarını çizerken aynı zamanda filmde olacakların bir fotoğrafını çekiyor.
Bakire, saf ve tatlı/küçük bir kız, bir kuğunun bedenine hapsoluyor. Bu kız özgürlüğüne kavuşmak istiyor ancak bu büyüyü bozabilecek tek şey gerçek aşk. Onun kuğunun bedeninden çıkma dileği bir prens tarafından gerçekleştirilmek üzereyken ve beyaz kuğu henüz aşkını ona itiraf edememişken; şehvetli kardeş siyah kuğu prensi kandırıyor ve onun aklını çeliyor. Beyaz kuğu bu yıkılmışlıkla bir tepeye çıkıyor ve kendini öldürüyor. Ancak özgürlüğü ölümde buluyor.
İşte bu hikâye anlaşılmadan filmde olanlara bir anlam verilemez. Bu konuşmada Tomas bu kadar etkileneceğini bilmeden Nina’nın zihnine bir amaç ekiyor. Hem kuğu rollerini alma hem de baş balerinin yerine geçme amacı zamanla Nina için kendi hayatından bile önemli hale gelecek. Ancak Nina’nın annesi hariç belki kimsenin bilmediği bir yönü var ki işleri karmaşık hale getiren de bu. Nina hastalık derecesinde takıntılı birisi ve aynı zamanda şizofreni belirtileri taşımakta. Annesinin konuşmalarından yakaladığımız ipuçlarına göre Nina bir süredir şizofreni belirtileri göstermiyor. Ancak Tomas’ın ona sunduğu hedef onu o kadar kendinden geçiriyor ki kelimenin tam anlamıyla kendisini kaybediyor ve bu rolü yaşamaya başlıyor. Nina şizofrenik yönünün de etkisiyle kişilik kaymaları yaşıyor. Yaşadığı bu bölünmelerde gördüğü halüsinasyonlara o kadar inanıyor ki aklını kaybetme noktasına kadar geliyor.

“Bakire, saf ve tatlı/küçük bir kız, bir kuğunun bedenine hapsoluyor. Bu kız özgürlüğüne kavuşmak istiyor.”
Saf, temiz, bakire ve tatlı beyaz kuğu Nina hayatının hiçbir alanında özgür değil. Hiçbir mahremiyet alanı yok. Evde onu her an kontrol altında tutan otoriter bir anneye sahip. Banyoda bir süre yalnız kaldığında bile hemen annesinin ona seslendiğine defalarca şahit oluyoruz. Kendi özel odasının ve hatta banyonun bile kapı kilidi yok. Nina bir bebek odasını andıran bu odasında uyurken annesi sanki bir bebeğin başını beklercesine odadaki koltukta uyuyor. Annesi iş yerindeki Susie’yi kullanarak onun iş yerinde neler yaptığını bile kontrol ediyor. Üstelik Nina arkadaşları arasına karışabilen birisi de değil. Onu hep yalnız görüyoruz. Nina’nın özgür olmadığı çok açık ancak yaklaşık 4 yıldır bale yaptığını öğreneceğimiz Nina’nın bu hayatını değiştirme düşüncesi ya da cesareti yok. Annesinin otoritesini boyun eğmiş bir çocuk gibi. Ancak Tomas’ın konuşması onun zihnini o derece sarıyor ki Nina’da yani beyaz kuğunun içerisindeki kızda adım adım anne otoritesine karşı başkaldırma ve özgürlüğüne kavuşma isteği belirmeye başlıyor. Nina, Tomas’ın çizdiği bu rolü inanılmaz bir kurgusal zekâsıyla yaşamaya başlıyor.

Bu büyüyü bozabilecek tek şey gerçek aşk…
Kuğu Gölü oyununda Beyaz Kuğu’nun prense âşık olması gerekiyor. Nina’nın âşık olduğu prens Tomas. Onun Tomas’a aşık olduğunu Lilly ile yaptığı konuşmadan anlayabiliyoruz. Ayrıca Kuğu Gölü oyununun sonunda Tomas’ı öpmesi de onu sevdiğini göstermekte. Nina belki baştan beri ona aşık değildi; ancak karizmatik bir dans hocası ona bu kadar yakınlaşınca hikayenin de etkisiyle onu etkilemiş olma olasılığı yüksek.
Onun kuğunun bedeninden çıkma dileği bir prens tarafından gerçekleştirilmek üzereyken ve beyaz kuğu aşkını ona itiraf edememişken; şehvetli kardeş siyah kuğu prensi kandırıyor ve onun aklını çeliyor.
Nina oyunun bu bölümünü de tüylerimizi diken diken eden sahnelerle kendi hayatında yaşıyor. Prens yani Tomas ona bu rolü vermek üzereyken tek rakibi olan Lilly’e yedek oyunculuk verdiğini öğreniyor. Onun Siyah Kuğu’yu kendisinden daha iyi canlandırdığı gerçeğini bilen Nina, prense koşuyor ve onun fikrini değiştirmeye çalışıyor aancak bunda başarılı olamıyor. Nina’ya göre Lilly prensin aklını çelme konusunda o kadar ileri gider ki kendi içeceğine ilaç koyarak onun sabah provaya geç kalmasına neden olur. O gelmediği için de siyah kuğu provasında Lilly oynar. Bu ve benzeri bazı olayların ardından Nina Tomas’ın aklının Siyah Kuğu tarafından çelindiğine inanır. Evet, Nina kurgusal dünyasında Lilly’yi siyah kuğuyla özdeşleştirir ve onun prensin yani Tomas’ın aklını çelerek kendi rolünü kapmaya çalıştığını düşünür. Nina tüm benliği ile Beyaz Kuğu olduğuna ve kendisi de hikayenin içerisinde yaşadığına gerçekten inanmaktadır.

Beyaz Kuğu’nun Dönüşümü
Özgürlüğünü adım adım elde eden Nina’nın aynı zamanda Siyah Kuğu’ya dönüşmesi gerekmektedir. Nina’nın kurgusunu derinleştiren ve zorlayan bölüm de tam burasıdır. Ne yaparsa yapsın Siyah Kuğu’yu dansına yansıtamaz ve Tomas’ı memnun edemez. Ancak Nina hiç kimsenin ne Tomas ne de annesinin hayal bile edemeyeceği kadar takıntılı birisidir. Siyah Kuğuyu daha iyi oynayan Lilly’i ve onun dansını yakından izlemeye başlamasının ve pek çok sahnede onu kendisi gibi görmesinin nedeni de bu. Siyah Kuğu’yu daha iyi yansıtan Lilly’i yakından tanımalı ve onu Siyah Kuğu yapan özellikleri anlamalıdır. Onu tanıma konusunda o kadar ileri gider ki kendi oluşturduğu sanrısında onunla sevişir. Bu esnada onu kendisi gibi görür ve bu anlamda artık bütünleşmenin ya da Beyaz Kuğu’nun dönüşümünün neredeyse tamamlandığını anlarız. Neredeyse diyorum çünkü Nina’nın dönüşüm geçirdiği esnada bunu tam olarak tamamlayamadan bayıldığını görüyoruz. Bu dönüşüm tam olarak onu yani Lilly’i öldürdüğü an tamamlanacak.

İkinci Bölüm
Kronolojik Sırayla Sahnelerin Anlatımı
Filmin açılışındaki bu sahne Nina’nın rüyası. Rüyasında BEYAZ KUĞU’yu oynadığını görüyoruz. Peki, rüyasında neden siyah kuğu yok? Bildiğiniz gibi Tomas bu seneki açılışta büyük bir değişikliğe gideceklerini söylemişti. Her iki kuğuyu da aynı kişi oynayacaktı. Nina bu rüyayı gördüğü an bunu henüz bilmiyor ve kendi kişiliğine uygun olan BEYAZ KUĞU’yu oynama hayali kuruyor.
Nina’nın Annesi Üzerine
Bu rüyasını annesi anlattığından onun cevap bile vermediğini kahvaltı hazırlamaya devam ettiğini görüyoruz. Eski bir balerin olduğunu öğreneceğimiz annesinin Nina’yı kıskandığını bu sahnede hissediyoruz. Bu sahnenin hemen ardından gelen kahvaltı sahnesinde annesi Nina’yı kıskandığını gösteren bir cümle sarf ediyor. Nina “Bu sezon bana daha çok yer verecekler!” dediğinde onu takdir etmek yerine “Vermeliler tabi, uzun zamandır oradasın!” deyiveriyor. Nina bu cümlenin ne anlama geldiğini anlıyor. Ancak annesi durumu toparlamak ve kızının gönlünü almak için hemen bir telafi cümlesi sarf ediyor. Nina buna yapay bir gülümsemeyle karşılık veriyor.
Annesinin Nina’ya film boyunca bir bebek gibi davrandığına şahit olacağız ki bu yaşta birisi için bu neredeyse utanç verici bir durum. Annesi onun büyümesine izin vermek istemeyen onu kendi kontrolü altında tutmaya çalışan bir karakter. Nina’nın yani Beyaz Kuğu’nun özgürlüğünü kısıtlayan ve ona özel yaşam olanağı vermeyen bir anne…
Nina’nın sırtında gördüğümüz bu kızarıklığın ne olduğunu soran annesi aldığı cevaptan tatmin olmadığı bellidir. İlerde bu kızarıklığa Nina’nın tırnaklarının sebep olduğunu öğreneceğiz. Nina’da henüz Tomas’ın konuşmasını bile duymadan BEYAZ KUĞU olma takıntısı bulunduğunu söyleyebiliriz ki rüyasında bile Beyaz Kuğu olduğunu görmüştü.
My sweet girl- Benim tatlı kızım! Annesinin Nina’ya söylediği … sözü onun zihninde o kadar yer ediyor ki bu sözü film boyunca Nina’nın halüsinasyonlarında defalarca duyacağız.

Nina Çevresinden Kopuk Bir Halde
Bu sahnede beyaz atkısıyla ve karanlık yüzüyle kendi yansımasını izleyen Nina aslında bulunduğu ortamdan tamamen kopuk bir halde. Bunu filmin tamamında etkili bir şekilde kullanılan müzikten de anlayabiliyoruz. Diğer taraftan tren geçtiği anda kendine geliyor.
Nina’nın en büyük rakibi Lilly
Bu sahnede görülen kişi onun en büyük rakibi olan Lilly. Ancak film boyunca birkaç kere farklı sahnelerde de göreceğimiz gibi burada aslında Lilly ve Nina birlikte görünüyorlar. İlk bakışta Nina’nın yüzüne sahip bu kişinin daha sonra Lilly’e dönüştüğü anlaşılıyor. İlerleyen sahnelerde ileri derecede şizofren belirtileri gösterecek olan Nina bu rahatsızlığını bize yavaş yavaş hissettiriyor.
06:04/ Nina, burada baş balerin olduğunu öğreneceğimiz Beth’in reklam posterlerine bakar. Beth, aslında Nina için örnek alınacak bir balerindir ancak biraz sonra Tomas’ın yapacağı toplantıda onun artık yaşından ötürü emekliye ayrılacağını öğrenecektir.

Siyah Kuğu film incelemesinin tamamını 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.