Sputnik (2020) Türkçede uydu anlamına geliyor. Rus yapımı bu bilimkurgu filminde bir uzay görevi sırasında arızalanan bir uzay mekiğinin dünyaya iniş yapmasından sonra yaşananlar anlatılıyor. Mekiğin içerisinde bulunan iki astronottan sadece birisi sağ olarak dönmeyi başarmıştır. Askeri bir üssün içerisinde tutulan bu astronotun durumunu değerlendirmek üzere sıra dışı yöntemlere sahip bir psikolog görevlendiriliyor. Kısa bir süre sonra astronotun uzay görevinden yalnız gelmediği anlaşılacaktır.
Göründüğünden Daha Karmaşık Bir Senaryo
Bu yapım bence Hollywood bilimkurgu klişelerinden sıkılanlar için iyi bir alternatif. Bu yazıda yapımın detaylarına inmeden finalinde neler yaşandığından bahsetmek istiyorum. Çünkü final akıl karıştırıcı ve filmi dikkatli seyretmeyenlerin anlamlandırması zor detaylar içeriyor. Film göründüğünden çok daha karmaşık bir senaryoya sahip.
Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor
Ortak Yaşam Mı, Parazit Mi?
Finalde ne yaşandığını anlayabilmek için önce hızlıca bir altyapı kurmamız gerekiyor. Konstantin ve uzaylı artık bir bütün haline gelmişti. Finalde Tatyana artık onların ayrılamayacağını ve yanıldığını itiraf etmişti. Uzaylı ve Konstantin artık ortak yaşamlardı ve uzaylıya parazit olarak bakmak yanlıştı.
Filmin en kritik noktalarından birisi Konstantin’in bunun en başından beri farkında olması. O içerisinden çıkan uzaylının neler yaptığını ve neler yaşadığını hissedebiliyordu; aynen uzaylının kendisini hissetmesi gibi. Onlar artık anılarını bile paylaşıyordu.
“Buradan Kurtulabilirim”
Konstantin en başlarda her şeye rağmen görevlileri ikna edip oradan çıkabilme ümidini besliyordu; ancak bir süre sonra özellikle televizyonda kendisiyle alakalı sahte haberi gördükten sonra bu ümidini kaybetti ve oradan canlı çıkmayacağını anladı. Konstantin’in hayattaki en büyük pişmanlığı oğluna sahip çıkamamasıydı. Bu duygusu o kadar baskındı ki bunu uzaylıya bile yansıtmıştı ve Tatyana bunu anlamıştı. Yüzünü bile görmediği bir oğlu vardı ve onun için bir şeyler yapmalıydı; ama ne?
“Ben zaten her şeyi düşündüm”
Dikkat ederseniz finalde Konstantin kendisini öldürürken “Ben zaten her şeyi düşündüm” demişti. İşte filmin çözümü bu cümle gizliydi. Eğer bu cümle söylenmeseydi filmi çözemezdik.
Konstantin, Tatyana odasına geldiğinde onun çocuğunun olmadığını öğrendi. İşte bu an bu saniye onun zihninde her şeyi tamamen planlandığı andı. Muhtemelen uzaylı tarafından gelen yönlerini de kullanarak yavaş yavaş Tatyana’nın zihnine çocuğuna sahip çıkılması gerektiği fikrini ekmeye başladı. İkisinin yakın planda konuştuğu ve Tatyana’nın gözyaşı döktüğü sahnede aslında Tatyana’nın zihni onun istediği kıvama gelmişti. O sahnede Tatyana’nın değişimini fark etmiş olmalısınız. Konstantin’e sanki uzun zamandır tanıyormuşçasına sarılıyor ve onu bırakmak istemiyor; ardından da gözyaşı döküyordu. Bu ikili arasındaki bağ Konstantin öldükten sonra Tatyana’nın onun çocuğunu evlatlık edinmesini sağlayacaktı.
Filmin Sembolik Anlatımı
Şimdi filmin en beğendiğim yönlerine, sembolik anlatımına biraz değinmek istiyorum. Konstantin çocuktan haberdardı. Onun çocuk yetiştirme yurduna verildiğini ve yalnız kaldığını biliyordu. Onun çocuğunu tekerlekli sandalyede gördüğümüz tüm sahneler Konstantin’in kurduğu bir hayaldi. Onun önce anahtar almaya çalışması, sonra da bir kutuya ulaşmaya çabalaması Konstantin’in ona ulaşma çabalarıydı aslında. Çocuğun bu çabaları Konstantin’in onun için kurtuluş yolu araması anlamına geliyordu. Ancak her seferinde başarısız oluyordu ta ki Tatyana’yı görene kadar. Onun çocuğunun olmadığını öğrendiği an tüm oyununu onun üzerine kurdu.
Tatyana’nın koşu sırasında kullandığı ve Konstantin’in dikkatle baktığı spor ayakkabısı çocuğun ulaşmaya çalıştığı kutunun içerisinden çıkmıştı. Tatyana onu evlatlık almaya gelirken çocuk da hem bu ayakkabıya ulaşıyor ve onu ayağına geçiriyor hem de tekerlekli sandalyeden kurtuluyordu. Onun yurttan dışarıya çıkarken gayet sağlıklı olduğunu ve hiçbir yürüme zorluğu çekmediğini görebiliyoruz. Zaten bu çocuk gerçekten tekerlekli sandalyede olsaydı onun bir anda yürüyebilmesi yaşlı kadın tarafından normal karşılanmazdı. Dolayısıyla çocuğun kasvetli bir ortamda görüldüğü tüm sahneler sembolik bir anlatım için tasarlanan harika bir detaydı.
Orijinal adı: Sputnik
Tür: Korku, bilim-kurgu
Süre: 1 saat 53 dakika
IMDB puanı: 6,0
Ülke: Rusya
Yayın tarihi: 15 Nisan 2020 (Amerika)
Yapımcı: Egor Abramenko
Yazarlar: Oleg Malovichko, Andrei Zolotarev
Oyuncular: Oksana Akinshina, Fedor Bondarchuk, Pyotr Fyodorov, Anna Nazarova
Sputik film incelemesinin tamamını 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.