Tepedeki Ev geç seyrettiğim pişman olduğum dizilerden birisi. Tepedeki Ev bence sinemayla uğraşan herkese parçaların akıcı ve anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde sıralanması denilebilecek kurgunun nasıl yapılacağını öğreten bir ders niteliğinde. Tepedeki Ev beş çocuğun hatta anne ve babalarıyla beraber tam yedi kişinin bir kristal gibi parçalanarak sağa sola saçılmış hayatları birleştiren bir tutkal. Bu muhteşem kurgu ziyafeti bizlere hayat yolculuğunun aslında ölümle sona ermediğini sanatsal bir anlatımla gözler önüne seriyor.
Tepedeki Ev; senaryoda, kurguda, görsellikte ve oyunculukta eşine az rastlanan bir kalitede. Dizinin finali de gerçekten tatmin edici ve çok iyi.
Şimdi biraz da diziyi seyredenler için senaryonun tadını çıkarmak amacıyla bir şeyler konuşmak istiyorum
Nedir Bu Tepedeki Ev?
O en genel anlamda içerisinde orada yaşayan insanları midesine alarak onları yavaş yavaş sindiren büyük bir organizma. O aslında yaşıyor ve kendi içerisinde yaşayan insanların ölümüyle besleniyor. Onlar öldüğü zaman artık orası onların ebedi evi haline geliyor ki bu tabir bildiğiniz üzere Olivia’ya ait.
Onun içerisindeyken onunla savaşma imkanınız yok. İçerisinde ne kadar kalırsanız ondan o kadar etkilenirsiniz. O sizi çoktan midesine almış ve sindirmeye başlamıştır ama siz bunun farkına bile varamazsınız ki işte bu bence evin en korkunç yönlerinden birisi.

Kırmızı Kapının Ardında Ne Vardı?
Kırmızı Kapı bence dizide en muhteşem dokunuştu. Bir zirveydi. Biz kapının ardında ne olduğunu merak ederken aslında sayısız sahnede kapının ardını seyrettiğimizi fark edemedik. Bunu anlayabilmemiz için zihnimizin berraklaşması yani ölmemiz gerekiyordu, aynen Nell gibi. O bile ancak öldükten sonra anlayabilmişti kapıyı sayısız kez açtıklarını… Kırmızı Kapı’nın ardı Theodora’nın dans stüdyosuydu. Ya da orası Nelly’nin oyuncak odası, annelerinin okuma odası, Steve’in oyun odası, Shirley’in oturma odası ve Luke’a ait ve asla var olmayan ağaç evdi. Evin bir önceki sahibi için orası bir soyunma odasıydı.
Ev onların öyle bir sarmıştı ki ilk andan itibaren onu fark etmeleri imkansızdı. Tıpkı bizim gibi. Yönetmenin muhteşem dokunuşunu fark ettiniz mi şimdi? O bizi de evin içerisinde sindirdi. Ev sadece onları değil bizi de içerisine almıştı. Baba Hugh’un söylediği gibi her yerde sayısız işaretçi vardı ama onların anlamını bilmeyen sadece evde yaşayanlar değildi. Biz de aynen onlar gibi bu işaretçileri fark ediyor ama tam olarak onlara bir anlam veremiyorduk. Meğerse biz de en baştan beri zaten kırmızı kapının ardındaymışız farkında olmadan.

Eğri Boyunlu Kadın
Eğri boyunlu kadın en baştan beri Nelly’di… Bunu öğrenmek gerçekten ürkütücüydü. O, evin içerisine döndüğü zaman evin bir oyuncağı haline geliyor ve intihar ediyor. İntihar ettikten sonra boynunun eğriliği bize özellikle gösteriliyor. O zaten intihar ettikten sonra tamamen farklı bir boyuta geçiş yapıyor ve geçmişle gelecek arasındaki fark ortadan kalkıyor. Bu zamansal farkın ortadan kalkması olayına ayrı bir başlık altında değinmeyi düşünüyorum.
Dikkat ederseniz ev insanları doğrudan öldürmüyor. Önce onların zihinsel kodlarını en ince detaylarına kadar öğreniyor. Nelly bu sahnede işte bunu kastediyordu. O, canavarın midesindeydi ve canavar onun en küçük hareketlerini bile hissediyordu. Burada kastedilen fiziksel hareketten ziyade zihinsel kıpırdanışlar. Ev işte bunları kullanarak onları ölüme sürüklüyordu. Her birisine hayatlarının en hassas noktalarını kullanarak yaklaştığını fark edebilirsiniz. Videonun uzamaması için bunların hepsine değinmiyorum. Ama örneğin Shirley’nin adeta kendisinden bile sakladığı sırrını en baştan beri biliyordu ev. Dizi boyunca sayısız yerde gördüğümüz adam onun en büyük sırrıydı. Ev bunu bile biliyordu ve bunu yeri geldiğinde ona karşı acımasızca kullanmıştı. Diğer taraftan öldükten sonra tüm sırların açığa çıktığını biliyoruz. Bu nedenle şu sahnede Olivia’nın, kocasının hayalinde kendisi öldükten sonra oluşturduğu kadını bile bilmesi ve o ben değilim demesi işte bu yüzdendi. Bu iki durumu birbirine karıştırmamak gerekiyor. Bu sahnede konuşan Olivia’nın kendisiydi ve ev değildi.

Evin Bir Önceki Sahipleri
Evin ne kadar zamandır orada olduğunu hiç kimse bilmiyor. Bu nedenle onun içerisinde sayısız ruh bulunuyor. Finalde Steven evden ayrılırken gördüklerimiz evdeki diğer ruhlardı. Bu arada detaylarına girmeden şunu belirteyim: Ev istediği zaman istediği kişinin zihniyle oynamak için onların yaşamlarındaki kişilerin görüntüsüne bürünebiliyordu. Örneğin şurada Theo ile konuşan kadın sevgilisi aslında evdi.
Dizi senaryosu tabi ki bu ruhların hepsinin hayatını anlatamayacağı için evin bir önceki sahiplerini ön plana çıkarıyor. Bir önce çifte ait detayları dizi boyunca farklı zamanlarda tek tek öğreniyoruz. Bunların bir kısmını evde çalışan hizmetçilerden diğer bir kısmını da bizzat hayaletlerden duyuyoruz. Olivia’yla konuşan kadın ve uzun boylu, şapkalı adam evin bir önceki sahipleriydi. Onlar Hill ailesiydi. Hizmetçinin (Dudley) burada evin bir önceki sahiplerini deli olarak nitelemesi sadece evin onları delirtmesinden kaynaklanmıyor.
Evin bir önceki sahipleri olan William ve Poppy birbirleriyle akıl hastanesinde tanışmışlar. Bu nedenle hayalet hali çok dengesiz konuşuyordu ve dengesiz davranıyordu. Bu arada onun buradaki konuşmasına dikkat ederseniz kendi çocuğunun ölümünü bir rüya gibi anlattığını fark edebilirsiniz. Evde yaşayanlar bir süre sonra neyin gerçek neyin rüya olduğunu tamamen karıştırmaya başlıyordu. William onun kocasıydı. O 1948’den beri kayıptı ve alt katta bulunan ceset ona aitti. O kendi üzerine duvarlar örmüş ve orada can vermişti. Onun neden böyle yaptığını birkaç parçayı birleştirince anlayabiliyoruz. Burada konuşan ev onun suçluluk ve korkudan ötürü bu duvarı ördüğünü söylemişti. Muhtemelen hem evde yaşadıklarından ötürü korkuyordu hem de muhtemelen karısının başına gelenlerden ötürü kendisi suçluyordu. Bu arada William’ın duyduğu suçluluk duygusuyla alakalı fark edilmesi zor ve iki derinliği olan ince bir detay daha bulunuyor ama videoyu çok uzatmamak için ona değinmeden geçiyorum. Fark edenler yorumlarda yazabilir. Bakalım dizinin fanları ne kadar dikkatli…

Evin Dışında Yaşananların Anlamı Neydi?
Tüm kardeşlerin ve babalarının evin dışında sayısız yerde hayaletler görmesi, yani bazen annelerini, bazen kız kardeşlerini, bazen uzun boylu adamı görmelerinin anlamı neydi? Bunun nedeni şuydu: Bu kardeşler ve babaları hem ev için hem de artık evin kendilerinin ebedi evi olduğunu düşünen annelerinin ortak hedefiydi. Ev onları geri istiyordu çünkü bu aile onun için yarım kalmış bir yemekti. Bu nedenle onların peşini bırakmıyordu. Onların kendisine dönmesini istiyordu ev. Eve geldikleri zaman da yarım kalan işini bitirebilecekti. Olivia da özellikle çocuklarının ev gelmesini istiyordu; çünkü o artık ebedi evlerinin burası olduğunu düşünüyordu. İşte bu nedenle ebedi ev maketini parçalara ayırmıştı. Çocuklarının artık başka bir evin hayalini kurmasını istemiyordu. Bu nedenle hem ev hem de Olivia onların eve dönmesi için gayret sarf ediyordu.
Tepedeki Ev İncelemesinin tamamını 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.