Predestination- Zamanın Ötesinde (2014) adlı filmin zaman yolculuğu ve paradoks konulu filmler içerisinde en çarpıcı olanlardan birisi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Eğer Predestination’u, zamanı düz bir çizgi gibi algılan Einstein fiziğinin çizdiği zaman kuralları ile algılamaya çalışırsanız filmi ve onun konusunu anlama şansınız bulunmuyor. Bu filmi anlayabilmek için Quantum fiziğindeki zaman kavramını ve paradoksun ne anlama geldiği en alt düzeyde bile olsa bilmeniz gerekiyor.
Quantum mekaniğinde zaman geçmişten geleceğe doğru akan düz bir çizgi olarak düşünülmez. Zaman bir döngüdür; bir yerde başlayan ve birbirini hiç etkilemeden giden bir çizgi değildir. Geçmişimiz şu anı etkileyebileceği gibi geleceğimiz de içinde bulunduğumu zamana etki edebilir. Quantum mekaniğindeki zaman algısını bilmek bile Predestination’u anlayabilmek için çok önemli.
Paradoks Ne Demektir?
Paradoks’un pek çok tanımı olmakla birlikte Predestination ile ilgili kısmını kısaca anlatmakta fayda var. Paradoks’u Türkçede en iyi karşılayan sözcüklerden birisi çelişkidir. Paradoks; belli bir düşünsel yapının aynı anda hem doğru hem de yanlış olarak kabul edilebileceği durumları anlatır ve mutlak bir sonuca ulaşmanın imkânsızlığı ile sizi baş başa bırakır. Ünlü Epimedines paradoksu bu konuda size net bir fikir verecektir:
“Bütün Giritliler yalancıdır.”
Ancak bunu söyleyen kişinin de Giritli olduğunu düşünürsek…
Bu durumda o da bir yalancı ve onun bu cümlesi yanlış… Eğer o yalancıysa cümlenin aksi doğru olmalı:
“Bütün Giritler doğrucudur.”
Bütün Giritlilerin doğrucu olduğunu kabul edersek bu durumda onun ilk cümlesini de doğru oluyor. İlk cümlesi neydi?
“Tüm Gritliler yalancıdır…”
Tüm Gritliler yalancıysa onun bu cümlesi de yalandır. İşte paradoks budur. Sonsuza kadar kendi kuyruğunu ısırmaya çalışan bir yılan… Predestination da zamansal bir paradoks olduğunu söyleyebiliriz.
Bu bilgilendirmeden sonra filmin detaylarını konuşmaya başlayabiliriz. Yazının bundan sonrası spoiler içeriyor.
Jane, John Ve Fiyasko Bombacısı Aslında Aynı Kişi
Filmi daha net algılayabilmeniz için en sonda söyleyeceğimi başta söylüyorum. Filmin ana karakterleri yani; Jane, John ve Fiyasko Bombacısı aslında aynı kişi… Çok ilginç değil mi?
Bir zaman polisi olan John film boyunca aslında kendisini yakalamaya çalışıyor…
Medyanın “Fiyasko Bombacısı” adını verdiği psikopat aslında John’dan başkası değil.
Jane’in hayatını mahveden ve onu hamile bırakan kişi de aslında Jane’in ta kendisi…
Karakterimiz, çeşitli zamanlardaki kendisiyle konuştuğu ve karşılaştığı için tüm bu karakterlerin aslında bir kişi olduğunu ilk bakışta anlamak zor.
Şimdi filmi daha iyi analiz etmemize yardımcı olacak soruları cevaplarıyla birlikte ele alalım.
Jane’i Yetimhaneye Kim Bıraktı?
1. Jane henüz bir bebekken kim olduğunu bilmediğimiz bir kişi tarafından yetimhaneye bırakılır (13 Eylül 1945). Filmin ilerleyen sahnelerinde Jane’i yetimhaneye bırakan bu kişinin aslında kendisi olduğunu görüyoruz.
Bu arada yetimhaneye telefon açan kişi de Jane; yani gelecekteki adıyla John…
Jane Neden Diğer Çocuklardan Daha Farklı?
Aynı yaşı paylaştığı kızlardan ve hatta erkeklerden bile daha güçlüdür. Bu durumun aslında çift cinsiyetten kaynaklandığını söyleyebiliriz.
Jane’in Bu Özel Durumunu Neden Hiçbir Doktor Fark Etmedi?
Jane çocukken hiç hasta olmadığını ve hastaneye hiç gitmediğini söylüyor. Bu nedenle Jane’nin bu özel durumunu hiç bir doktorun fark etmediğini anlıyoruz.
Robertson’un Bahsettiği Program Aslında Nedir?
Bu program aslında uzay yolculuğu ile ilgili bir eğitim değildir. Bu aslında 1981 yılında icat edilen zaman makinesi sayesinde, suçlar olmadan onları engelleyebilecek zamansal polislerin seçildiği bir ajanlık eğitim programıdır.
Jane Programdan Neden Atıldı?
Jane kavga ettiği için programdan atıldığını düşünmektedir. Ama gerçek sebep onun çift cinsiyetli olmasıdır.
Jane’in Okul Çıkışında Karşılaştığı Kişi Kimdi?
Bu kişi 1970 yılında barda geçen konuşma sonrasında zaman makinesiyle 3 Nisan 1963 yılına dönen Jane’in kendisiydi. 1970 yılındaki Jane aslında oraya 1963 yılında okulda kendisi ile karşılaşan ve onu hamile bırakarak ortadan kaybolan kişiyi bulmak için gelmişti.
Jane 7 Yıl Sonraki Halini Neden Tanıyamadı?
Çünkü Jane hamile kaldıktan sonra doğum sırasında cinsiyetlerinden birisi kaybedecek ve tamamen erkek olacaktı. Sesi, görünüşü ve hayatı tamamen değişen Jane, gelecekten gelen kendisini 1963 yılında tabi ki tanıyamadı.
Jane’in, Kendisinin Kim Olduğunu İlk Olarak Anladığı An Hangisi?
Jane bu sahnede ilk kez kim olduğunun farkına vardı. Geçmişte hatırladığı ve onu hamile bırakan kişi aslında kendisiydi.
John’un cümlesine dikkat: “Belki de benim kim olduğumu anlamaya hazırsındır.”
Ancak John ona kim olduğunu bu sahnede söylemez; çünkü az önce kendi kendinin babası olduğunu öğrenen Jane, karşısında oturan kişinin de kendisi olduğu gerçeğini zihinsel olarak kaldırabilecek güçte henüz değil.
John’un Zaman Makinesinin Devre Dışı Kalmamasının Anlamı Ne?
Aslında bunu ayarlayan Robertson’du. Robertson John’un Fiyasko Bombacısına dönüşmesini sağlayan kişi. Eğer John’un zaman makinesi, yönetmelikte olduğu gibi devre dışı kalsaydı; John geçmişe atlamalar yapamazdı. Dolayısıyla döngü kırılabilirdi.
Ancak Fiyasko Bombacısının kendisi olduğunu öğrenen John’un zihinsel dengesi bozuldu ve Fiyasko Bombacısını öldürdükten sonra zaman makinesiyle sürekli geçmişe giderek o eylemleri yapmaya başladı. Bu eylemleri, daha büyük felaketleri önlemek için yaptığı söylemekte ve kendisine bir haklılık payı çıkarmaktadır.
Robertson’un Bu Döngüyü Başlatmaktaki Amacı Neydi?
Robertson asla yakalanamayacak bir suçlu meydana getirmek istedi çünkü bu durum yani ne yapılırsa yapılsın asla yakalanamayacak bir suçlu, aslında kendi kurduğu birimin devamının bir garantisi.
İkinci olarak Robertson bu sayede zamansal polislerden oluşan bu birimin daha fazla büyümesini ve ona önem verilmesini sağladı.
Film Hakkında Kısa Notlar
Şimdi de filmde yer alan bazı ince noktalara ve göndermelere göz atalım.
Tavuk Mu Önce Gelir Horoz Mu?
Jonh bu sahnede, yumurta mı önce gelir tavuk mu, diye soruyor. Bu, aslında yaşadıkları paradoksu anlatan bir cümle. Jane fazla düşünmeden doğrudan horoz diye cevap veriyor.
Robertson ve John arasındaki konuşmada da John kendisini horoz olarak nitelemişti.
Jane’nin Tepkisi
Bu sahnede gelecekte Fiyasko Bombacısına dönüşecek olan Jane’nin bu düşünceleri içinde sakladığını görüyoruz.
İroni
Jane, ne zaman aynaya baksa kendisini hayatını mahveden o kişiye benzettiğini söylüyor ve bu durumu bir ironi olarak niteliyor. Ama aslında aynada hayatını mahveden kişiye baktığını o an için anlayamıyor.
Orijinal Adı: Predestination
Tür: Aksiyon, macera, drama, bilim-kurgu
Yönetmenler: Michael Spierig, Peter Spierig
Ülke: Avustralya, Amerika (2014)
Oyuncular: Ethan Hawke, Sarah Snook, Noah Taylor, hristopher Kirby, Christopher Sommers
Süre: 1 saat 37 dakika
Predestination film incelemesini 25. Kare Youtube kanalından seyredebilirsiniz.